YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/2954
KARAR NO : 2017/6892
KARAR TARİHİ : 08.06.2017
Suç eşyasının satın alınması suçundan sanıklar… ve …nın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 512/1 ve 522/1. maddeleri gereğince 1 yıl 4 ay hapis ve 290.804.000 Türk lirası ağır para cezaları ile cezalandırılmalarına, aynı Kanun’un 523. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına ve 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’un 6. maddesi gereğince cezalarının ertelenmesine dair Karşıyaka 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/05/2004 tarihli ve 2002/914 esas, 2004/372 sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı’nın 04.05.2017 gün ve 94660652-105-35-7433-2015-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 23.05.2017 gün ve 2017/30348 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
Dosya kapsamına göre,
1-Diğer sanıklar … ve …’ün müşteki …’un işlettiği cep telefonu bayiinden hırsızlık yolu ile elde etmiş oldukları kontör kartlarını sanıklar … ve …’ya satmış oldukları, bu nedenle adı geçen 4 sanık hakkında suç eşyasının satın alınması suçundan mahkumiyet kararı verildiği, kararın sanıklar …ve … yönünden temyiz edilmeksizin kesinleştiği, sanık … …’nın erteleme süresi içinde yeni bir suç işlemesi nedeni ile erteli cezasının aynen infazı yönünde ihbarda bulunulması üzerine, Karşıyaka 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/05/2015 tarihli yazısı ile adı geçen sanığın suça konu kontör kartlarını yargılama başlamadan önce iade etmiş olması nedeni ile 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 523. maddesi uyarınca cezasında indirim yapılması gerektiğinden bahisle anılan karara karşı kanun yararına bozma yoluna başvurulmasının ihbar edildiği anlaşılmakla,
Her ne kadar sanıklar hakkında şartları mevcut olmadığı takdir edilerek 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 523. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de, müştekinin işyerinden meydana gelen hırsızlık olayından sonra polis tarafından yapılan araştırmada, suç konusu olan kontör kartlarının satıldığı dükkanların tespit edildiği ve bu kapsamda sanıklar … ve …’nın söz konusu kontör kartlarının satın aldıklarına dair tutanak tutularak haklarında soruşturma başlatıldığı, sanıklar … ve …’ın kontör kartlarının çalıntı olduğunu bilmeden aldıklarını beyan ettikleri, …’nın ise sanıklar … ve …’den hiç kontör kartı satın almadığını beyan ettiği, ancak yine de komşu esnaflardan kendi parası ile 30 adet kontör kartı alarak müştekiye iade edilmek üzere polise teslim ettiğini beyan ettiği, sanıklar … ve…’ın da çalıntı kontör kartlarını müştekiye iade edilmek üzere polise teslim ettikleri, soruşturma aşamasında kolluk tarafından tutulan 29/11/2002 tarihli tutanaklarda kontör kartlarının işyeri sahibi sanıklardan zaptedildiği yönünde ifadelere yer verilmiş ise de sonuç olarak çalıntı kartların sanıklar tarafından polise teslim edilerek müştekiye iadesinin sağlandığı cihetle, sanıkların haklarında yargılama başlamadan suç eşyasını iade ettikleri gözetilerek 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 523/2. maddesi uyarınca cezalarından indirim yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde,
2-Müştekinin Türk Telekom Aycell bayisi olarak hizmet verdiği işyerinde toplam değeri 3.160,00 Türk lirası olan kontör kartı (701 adet Aycell marka kontür kartı), cep telefonu bataryaları, makineleri, vb… malzemelerin çalınmasının ardından yapılan soruşturmada, kontör kartlarından 70 adedinin cep telefonculuğu yapan … isimli şahsın işyerine gelen 2 kişi tarafından satıldığı, keza Aycell bayiliği yapan …adlı şahsa 2 kişi tarafından 50 adet Aycell kontör kartı satıldığı tespit edilerek, suça konu kartların adı geçen şahıslardan teslim alındığı, bu şahısların verdikleri bilgiler doğrultusunda sanıklar ..ve …’ün, üzerlerinde 311 adet kontör kartı ile yakalandıkları ve suçlamayı kabul ederek, 3 gün önce 30 adet 100’lük kontör kartını sattıklarını beyan etmeleri üzerine bahsi geçen işyerini çalıştıran …isimli şahıstan da 30 adet kontör kartının teslim alındığı olayda; adı geçen sanıklar …, …ve …hakkında 765 sayılı Kanun’un 512/1. maddesine uyan cürüm eşyasını satın almak suçundan açılan dava sonucunda mahkemece 26/05/2004 tarihinde kurulan mahkûmiyet hükmünde, anılan Kanun’un 512/1. maddesi gereğince belirlenen temel ceza üzerinden “suça konu eşyanın suç tarihindeki parasal değeri” “pek fahiş” kabul edilerek aynı Kanun’un 522. maddesi gereğince 1/3 oranında artırım yapılmış ise de, dosya içerisindeki “Takdiri Kıymet ve Teslim Tutanağına” göre toplam değeri 3.160.000.000 Türk lirası (3.160,00 Türk lirası) olarak hesaplanan malzemelerin, hırsızlık suçundan sanıklar … ve … yakalandığında üzerlerinden elde edilen tüm malzemelerin değeri olduğu, oysa cürüm eşyasını satın almak suçunun konusunun her bir sanık yönünden satın aldıkları kontör kartları ile sınırlı olduğu, bu bağlamda dosya kapsamında sanıklardan …’in ifadesine göre, normalde 5.200.000 Türk lirası (5,20 Türk lirası)’na satın aldıkları kontör kartlarını 3.000.000 Türk lirası (3,00 Türk lirası)’na aldığı, keza hakkında 765 sayılı Kanun’un 512/1. maddesi gereğince açılan davanın zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına karar verildiği anlaşılan sanık …’nın ifadesine göre, normalde değeri 5.250.000 Türk lirası (5,25 Türk lirası) olan kartları 4.000.000 Türk lirası (4,00 Türk lirası)’na satın aldığını beyan ettiği, o halde suça konu kartların piyasa değeri üzerinden (5,25 Türk lirasından) satın alınmaları halinde sanıklardan …’in satın aldığı 70 adet kartın 364,00 Türk lirası ve …’in satın aldığı 50 adet kartın 262,50 Türk lirası olarak belirlenecek bu miktarların suçun işlendiği 2002 yılı itibariyle “hafif” değerde, yine diğer sanık … ’nın da 30 adet kontör kartının 157,50 Türk lirası olarak “pek hafif” değerde kalması nedeniyle sanıklar …, …ve …hakkında 765 sayılı Kanun’un 522/1. maddesi gereğince indirim yapılması gerektiği gözetilmeden aleyhe olacak şekilde uygulama yapılmasında isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbar yazısı, dosya kapsamı ve Yargıtay Kanununun 6545 sayılı Kanun’un 31. maddesi ile değişik 14. maddesi ile Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 20.01.2017 gün ve 2017/1 sayılı iş bölümüne ilişkin kararının ceza daireleri ortak hükümler bölümünde “Ceza daireleri, yürürlük tarihinden önce kendisine gelen ve daha önceden gelip de bozma ya da her ne suretle olursa olsun daire dışına gönderdiği işleri sonuçlandırır.” şeklindeki düzenlemesine göre, incelemenin daha önce Yüksek Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 11.01.2017 tarih ve 2016/2458 esas, 2017/163 karar sayılı kararı ile yapıldığı ve dosyanın incelemeyi yapan dairece neticelendirilmesinin gerekmesi sebepleriyle kanun yararına bozma incelemesinin Yüksek Yargıtay 2. Ceza Dairesinin görevine girdiğinden Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın adı geçen Daireye gönderilmesine, 08/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.