YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/2944
KARAR NO : 2017/6886
KARAR TARİHİ : 08.06.2017
Hırsızlığa teşebbüs suçundan sanık …’in, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 491/ilk, 62, 522/1, 523/1 ve 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’un 4. maddeleri uyarınca 300,000 Türk lirası ağır para cezası ile cezalandırılmasına dair Kadıköy 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 05/08/1992 tarihli ve 1992/1164 esas, 1992/1304 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, hükümlünün memnu hakların iadesi talebinin reddine, arşiv kaydının silinmesine dair İstanbul Anadolu 17. Sulh Ceza Mahkemesinin 17/06/2016 tarihli ve 1992/1164 esas, 1992/1304 sayılı ek kararına karşı, Adalet Bakanlığı’nın 05.05.2017 gün ve 94660652-105-34-2656-2017-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 15.05.2017 gün ve 2017/30092 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
Dosya kapsamına göre,
1- Karar tarihinde yürürlükte bulunan 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’nun geçici 2. maddesine 6290 sayılı Adli Sicil Kanunu İle Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 3. maddesi ile eklenen 3. fıkrasında “İkinci fıkrada sayılanlar dışında, birinci fıkra gereğince işlem yapılarak arşive alınan kayıtlar 3682 sayılı Kanunun 8 inci maddesinde öngörülen sürelerin dolduğu veya ertelenmiş olan mahkûmiyetin esasen vaki olmamış sayıldığı hallerde bu tarih esas alınarak Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce silinir.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, 6290 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 11/04/2012 tarihinden itibaren adlî sicil ve arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin münhasıran Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılması gerektiğinin gözetilmemesinde,
2- Adı geçen sanığın hırsızlık suçundan almış olduğu mahkumiyet kaydının 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’nun 9. ve geçici 2. maddeleri gereğince arşive alınmış bulunduğu, somut olayda mahkemesince memnu hakların iadesi talebi üzerine, yasaklanmış haklarının bulunmadığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, sanık hakkındaki mahkumiyet kararında her hangi bir hak yoksunluğu yer almasa da, adli sicil arşiv kaydının bulunmasının yasaklanmış hak kavramına dahil olduğu, sanığın cezasının infaz edildiği tarih olan 07/08/1992 tarihinden itibaren 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’nun 13/A maddesinde yer alan 3 yıllık sürenin dolduğu, sanığın cezasının 5237 sayılı Kanun dışındaki bir kanuna ilişkin bulunduğu ve daha sonra yeni bir suç işlemediği anlaşılmakla, mahkemesince yapılacak değerlendirmede sanığın hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda kanaate ulaşılması durumunda yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Kadıköy 3. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 05.08.1992 gün ve 1999/1164-1992/1304 sayılı kararı ile 765 Sayılı TCK’nın 491/ilk, 62, 522, 523/1 ve 647/4. maddeleri uyarınca mahkûmiyetine karar verilen ve adli sicil kaydı silinerek, mahkûmiyet kaydı arşive alınan hükümlü …’in 10.05.2016 tarihli dilekçesi ile hükümlünün yasaklanmış haklarının iadesi isteminde bulunması üzerine mahkemece ek karar ile “memnu hakların iadesi yönünde talebin, kararda her hangi bir hak mahrumiyeti bulunmadığından reddine, arşiv kaydının silinmesine” karar verildiği anlaşılmıştır.
Yasaklanmış hakların geri verilmesi, belli bir suç veya cezaya mahkûmiyete bağlı olarak gerek Ceza Kanunu’nda, gerekse diğer kanunlarda öngörülen çeşitli hak yoksunluklarının kaldırılmasını sağlayan hukuki bir düzenleme olup, 765 sayılı TCK’nın 121 ve 124. maddeleri ile 1412 sayılı CMUK’nın 416 ve 420. maddelerinde yer alan “yasaklanmış hakların geri verilmesi” kurumuna, 5237 sayılı TCK’da ve 5271 sayılı CMK’da yer verilmemiş, 19.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren ve 5560 sayılı Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun’un 38. maddesiyle 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’na 13/A maddesi eklenmek suretiyle tekrar düzenlenmiştir. Bu düzenleme ile ceza mahkûmiyetinden doğan müebbet hak yoksunluklarının giderilmesi amaçlanmıştır.
5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’na eklenen 13/A maddesinde, 5237 sayılı TCK dışındaki kanunların belli bir suçtan dolayı veya belli bir cezaya mahkûmiyete bağladığı hak yoksunluklarının giderilebilmesi için, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebileceği, bunun için, Türk Ceza Kanunu’nun 53. maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları saklı kalmak kaydıyla, mahkûm olunan cezanın infazının tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık bir sürenin geçmiş olması gerektiği belirtilmektedir. Yasaklanmış hakların geri verilmesi için cezanın infaz edilmiş olması ve kişinin infazın tamamlanmasından itibaren üç yıllık süre içerisinde yeni bir suç işlememesi ve hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda mahkemede bir kanaatin oluşması gerekecektir.
Bu itibarla, mahkûm olduğu hapis cezası infaz edilmiş olan …’in talebinin yukarıda izah edilen 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’na eklenen 13/A maddesi kapsamındaki yasaklanmış haklarının iadesi niteliğinde olup, mahkemece talebin kabulü ile bu yönde araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde talebin reddine karar verilmesi, yine 6290 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 11/04/2012 tarihinden itibaren adlî sicil ve arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin münhasıran Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılması gerektiğinin gözetilmemesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden KABULÜ ile, İstanbul Anadolu 17. Sulh Ceza Mahkemesinin 17/06/2016 tarihli ve 1992/1164 esas, 1992/1304 sayılı ek kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca BOZULMASINA, gereğinin yerel mahkemece yerine getirilmesine, 08/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.