YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/7545
KARAR NO : 2016/12413
KARAR TARİHİ : 20.09.2016
MAHKEMESİ : … Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
5271 sayılı CMK’nın 238 ve 237/2 maddesi gereğince müşteki ve vekilinin şikayetçi olduğunu beyan etmeleri, delil toplama talepleri ve müşteki vekilinin kararı temyiz etmesinin, kamu davasına katılma talebi olduğu kabul edilmekle katılan müteveffa … … mirasçısı … …’ın katılan, vekilinin de katılan vekili olarak kabulüne karar verilerek yapılan temyiz incelemesinde;
Suça sürüklenen çocuğun, müştekiye karşı suçları geceleyin işlemeleri karşısında, TCK’nın 143. maddesi uyarınca üst sınırdan artırım yapılmasında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamede bu hususta bozma isteyen (2) nolu düşünceye iştirak edilmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Müşteki … …’ın 19/06/2011 tarihinde öldüğünün belirtilmesi karşısında, 5271 sayılı CMK’nın 260. maddesinin birinci fıkrasına göre “katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan” konumundaki mirasçılarının tespit edilerek duruşma gün ve saatini bildirir davetiye çıkarılıp kamu davasından haberdar edilip, şikayet ve delillerinin belirlenmesi ve CMK’nın 234. maddesindeki haklarının hatırlatılması girişiminde bulunulmaması suretiyle aynı Yasa’nın 234/1. maddesine aykırı davranılması,
2-Suça sürüklenen çocuğa ait olduğunu belirten 23.09.2005 tarihli parmak izini içerir mukayese tablosu ve expertiz raporunun aslı veya onaylı sureti dosyaya konmadan, onaysız evrakların hükme dayanak yapılması suretiyle 5271 sayılı CMK’nun 169. maddesine aykırı davranılması,
3-Suça sürüklenen çocuğun, 11.06.2008 tarihli duruşmada 100 YTL para çıkartarak, katılanın zararını ödemeye hazır olduğunu ifade ettiği, yine hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının açıklandığı 15/07/2014 tarihli celsede de, katılanın maddi manevi talep edeceği zararları karşılamaya hazır olduğunu beyan etmesine rağmen sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı değerlendirilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
4-Kendisini vekil ile temsil ettiren katılan yararına 5271 sayılı CMK’nın 324/1. ve 325/1 maddeleri ile karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. maddesi uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilememesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin ve suça sürüklenen çocuk … …’un ve katılan vekilinin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme kısmen uygun kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, 20.09.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.