YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/5379
KARAR NO : 2017/7283
KARAR TARİHİ : 15.06.2017
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Mağdur ve katılanların soruşturma aşamasında jandarmada verdikleri beyanlarında “Ambar dolu olduğundan çay alımı yapılmayınca, evleri ambara uzak olduğu için ambarın kapısının önüne yaş çayları serdiklerini” beyan etmeleri, yine mağdur …’ın bozmadan sonra alınan beyanında da “Yine haliyle çay alım yerinin içerisine çay konulur. Ancak o dönemde çay alım yerinin kapısı kilitlenmiyordu, sanık o gün çay alım yerinin dışarısında bulunan çayları almıştır” şeklindeki beyanına göre çayların ambarda toplandığı, ancak o gün ambarın dolu olması nedeniyle alım yapılmayınca, katılanlar ve mağdurun evlerinin uzak olması nedeniyle kendi iradeleri ile çayları ambar önüne sermiş olduklarının anlaşılmasına göre, çalınan çayların adet, tahsis ve kullanımları gereği açıkta bırakılmadığı, bu halde sanığın eyleminin TCK’nın 141. maddesine uyan hırsızlık suçunu oluşturduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK’nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi uyarınca; ”Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.” hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK’nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 15/06/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.