YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/4437
KARAR NO : 2017/6881
KARAR TARİHİ : 08.06.2017
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık hakkında hırsızlık suçundan hüküm kurulurken, uygulanması gereken bütün maddelerin uygulanmasından sonra sonuç ceza tespit edilip kazanılmış hakkın sonuç cezaya göre belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, kazanılmış hakka yanlış anlam verilip sonuç olarak belirlenen ”1 yıl 3 ay” hapis cezasının önceki hükümde verilen ”10 ay” hapis cezasına düşürülüp bozma öncesi uygulanmayan TCK’nın 52. maddesi uygulanıp sonuç cezanın ”6.000 TL” adli para cezasına hükmedilmek suretiyle eksik ceza tayini karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
18/06/2014 tarihinde kabul edilip 28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesi gereğince “ Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün, hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir.” hükmü de gözetilerek, sanığa hükümde infaz yetkisini de kısıtlar şekilde hapisten çevrilen adli para cezasının ödenmemesi halinde hapse çevrileceğinin ihtar edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’ün temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasında yer alan “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine” şeklindeki ibarenin çıkarılmasına ve “5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesi uyarınca, infaz aşamasında tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, iki saat çalışılması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verileceği, günlük çalışma süresinin, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirleneceği, hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uyulmaması halinde, çalışılan günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamının açık ceza infaz kurumunda yerine getirilmesine” karar verilmek suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08/06/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.