Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2016/3322 E. 2017/8002 K. 05.07.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/3322
KARAR NO : 2017/8002
KARAR TARİHİ : 05.07.2017

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
1-Sanık … hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanığın yokluğunda 12/11/2015 tarihinde verilen mahkeme kararının ,25/11/2015 tarihinde sanığa tebliğ edildiği, CMUK’un 310/1. maddesindeki bir haftalık temyiz süresini geçirdikten sonra 09.12.2015 tarihinde temyiz edildiği anlaşılmakla, temyiz isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
2-Sanık … hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık hakkında tekerrüre esas alınan İzmir 6.SCM 2009/1729-2010/25 sayılı ilamındaki mahkumiyetin TCK’nın 191. maddesinde düzenlenen uyuşturucu madde kullanma suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK’nın 86/2. maddesinde tanımı yapılan uyuşturucu madde kullanma suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi uyarınca; ”Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.” hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK’nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilip haklarında bahsedilen ilamın esas alınarak TCK’nın 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususu infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı kabul edilerek ve sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan sonuç cezanın 8 ay 10 gün yerine 7 ay 23 gün olarak eksik ceza tayini karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 esas 2015/85 karar sayılı, 24.11.2015 günlü resmi gazetede yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkra (b) bendinde düzenlenen seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … ‘ün temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasından TCK 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümden (b) bendinin çıkartılması suretiyle,eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3-Sanık … hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Suç tarihi itibariyle müşteki …’nın ruhsat problemi nedeniyle kapalı olan ve etrafında çevreleyen bir engel bulunmayan, işyerinin yaklaşık 40-50 metre uzağından sanığın suça konu kabloları çalmasında, işyerinin faaliyete geçmemesi, kabloların işyeri içinden alınmaması, işyerinin etrafının suç tarihi itibariyle açık olması ve bilirkişi raporuna göre suçun işlendiği yerin bina veya eklentisi niteliğinde olmadığı belirtilmesi sebebiyle atılı suçun unsurları oluşmadığı gözetilmeksizin, gerekçeli kararda işyeri konunulmazlığı suçunun oluşmadığı da belirtilmesine rağmen kısa kararda mahkumiyet hükmü kurularak kararda çelişki yaratılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’ün temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan,hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 05.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.