Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2016/16112 E. 2018/17127 K. 28.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/16112
KARAR NO : 2018/17127
KARAR TARİHİ : 28.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık hakkında mala zarar verme suçundan zamanaşımı süresi içinde işlem yapılması olanaklı görülmüştür.
Sanık hakkında, tekerrüre esas alınan İstanbul Anadolu 6. Sulh Ceza Mahkemesinin 2012/769 esas 2013/481 karar ve 20/06/2013 tarihli mahkumiyetin, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesi uyarınca ve 191. madde hükümleri çerçevesinde yeniden değerlendirme yapılarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi hususu ile 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı kabul edilerek bozma nedeni yapılmamıştır.
I) Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış,diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Suç tarihinde yaz saati uygulamasına göre, güneşin Gebze ilçesinde saat 16:46’da batıp, 06:48’de doğduğu, müştekinin saat 01:00, 01:30’da uyuduğu, saat 09:00 sıralarında uyandığında evde bulunan pantolanu ve içerisindeki cüzdanının çalındığını anlaması dikkate alınarak hırsızlık eyleminin gece sayılan zaman dilimi içerisinde gerçekleştiği kesin olarak belli olmaması nedeniyle, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği hırsızlık eyleminin gündüz vakti işlendiğinin kabul edilmesi gerekirken 5237 sayılı TCK’nın 143. maddesince artırım yapılıp yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında fazla ceza tayin edilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’un temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasından TCK’nın 143. maddesine ilişkin bölümün çıkartılması suretiyle; sanık hakkında TCK’nın 142/1-b,53. maddeleri uyarınca sonuç olarak 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II)Sanık hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Suç tarihinde yaz saati uygulamasına göre, güneşin Gebze ilçesinde saat 16:46’da batıp, 06:48’de doğduğu, müştekinin saat 01:00, 01:30’da uyuduğu, saat 09:00 sıralarında uyandığında evde bulunan pantolanu ve içerisindeki cüzdanının çalındığını anlaması dikkate alınarak konut dokunulmazlığını bozma eyleminin gece sayılan zaman dilimi içerisinde gerçekleştiği kesin olarak belli olmaması nedeniyle, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği konut dokunulmazlığını bozma eyleminin gündüz vakti işlendiğinin kabul edilmesi gerekirken 5237 sayılı TCK’nın 116/4. maddesince artırım yapılıp yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında fazla ceza tayin edilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’un temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun BOZULMASINA, 28.11.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.