Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2016/15754 E. 2017/11706 K. 31.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/15754
KARAR NO : 2017/11706
KARAR TARİHİ : 31.10.2017

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme, suç eşyasının satın alınması
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanıklar … ve … hakkında kurulan hükümlerin temyiz incelenmesinde;
Sanıklar hakkında hırsızlık suçundan TCK’nın 142/2-h, 143 ve 168/2. maddeleri uyarınca 3 yıl 9 ay hapis olarak belirlenen cezadan TCK’nın 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapıldığında sonuç cezanın 3 yıl 1 ay 15 gün olarak tayin edilmesinde herhangi bir hesap hatası bulunmadığından, tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; sanık … müdafii ile sanık …’in temyiz istemleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA,
II-Suça sürüklenen çocuk … ve sanık … hakkında kurulan hükümlerin temyiz incelenmesine gelince;
Suça sürüklenen çocuk … hakkında hırsızlık suçundan TCK’nın 142/2-h, 143, 168/2 ve 31/3. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis olarak belirlenen cezadan TCK’nın 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapıldığında sonuç cezanın 2 yıl 1 ay olarak tayin edilmesinde herhangi bir hesap hatası bulunmadığından, tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiş; ceza uygulaması sırasında TCK’nın 168. maddesinin aynı yasanın 31. maddesinden önce uygulanması suretiyle, TCK’nın 61. maddesine aykırı davranılması sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Sanık …’nın kasten işlediği suçtan dolayı mahkum olduğu hapis cezasının kanuni sonucu olarak hakkında TCK’nın 53. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmemiş ise de; Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan kısmi iptal kararının da nazara alınarak, infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk ve sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Harcanması zorunlu kamu masrafı niteliğinde bulunması nedeniyle bilirkişiye ödenen 70 TL’nin suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi suretiyle Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’ye aykırı davranılması,
2-Sanık … hakkında suç eşyasının satın alınması suçundan kurulan hükme yönelik; 28.06.2014 tarihinde 29044 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 81. maddesi ile değişik 5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/3. maddesi ile “hükümlü adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verileceği, buna uymaması halinde kalan kısmın tamamının açık ceza infaz kurumunda yerine getirileceği” düzenlemesi getirildiği halde, anılan düzenleme dikkate alınmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk … ve sanık … müdafiilerinin temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk … hakkında hırsızlık suçuna yönelik hüküm fıkrasından “suça sürüklenen çocuğa bilirkişi giderinin yüklenmesine ilişkin kısmın” çıkarılmasına; sanık … hakkında suç eşyasının satın alınması suçuna yönelik hüküm fıkrasından “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtar edilmesine” ilişkin ibarelerin bulunduğu kısmın çıkarılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 31.10.2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.