YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/623
KARAR NO : 2016/2725
KARAR TARİHİ : 22.02.2016
Tebliğname No : 13 – 2014/38103
MAHKEMESİ : İstanbul 34. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 05/12/2013
NUMARASI : 2012/1462 (E) ve 2013/557 (K)
SUÇ : Hırsızlık
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Her ne kadar hüküm fıkrasında hem 765 hem de 5237 sayılı TCK’nın ilgili maddeleri uyarınca sanığın cezalandırılmasına karar verilmiş ise de; yine hüküm fıkrasında 5237 sayılı TCK hükümlerinin sanığın daha lehe olduğu belirtilerek infazın buna göre yapılması hususu belirtildiğinden, bu yönde bozma isteyen tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
5237 sayılı Yasa uygulamasında konut dokunulmazlığının ihlali suçunun, birden fazla kişi ile birlikte işlenmesi halinde, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun kararında da belirtildiği üzere, TCK.nın 119/1-c maddesi kapsamındaki nitelikli konut dokunulmazlığını bozma suçunun uzlaşma hükümleri kapsamı dışında olduğu, bu nedenle lehe aleyhe kanun değerlendirmesinde dikkate alınması gerektiği gözetilmemiş ise de; aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, TCK 53. Madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … …’ın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollamasıyla, 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK’nın 53/1. Maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümden, “b” bendinin çıkartılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22.02.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.