YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/18538
KARAR NO : 2016/3395
KARAR TARİHİ : 01.03.2016
Tebliğname No : 2 – 2015/264539
MAHKEMESİ : Gebze 4. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 06/04/2015
NUMARASI : 2006/878 (E) ve 2015/488 (K)
SUÇ : Hırsızlık
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanık … … hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan zamanaşımı içinde işlem yapılması olanaklı görülmüştür.
TCK’nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken; suç konusunun önem ve değeri, sanığın kastının ağırlığı, güttüğü amaç ve saik, suçun işleniş şekli dikkate alınarak asgari hadden uzaklaşılarak uygulama yapılması gerekirken, yetersiz ve oluşa uygun düşmeyen gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK’nın 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … …’nın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün” çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. Fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
../..
II-Sanık … … hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
Sanık … …’nın aşamalarda suçu kabul etmediği, hakkında mahkumiyet kararı verilen diğer sanık … … ile gerçekleştirmiş olduğu görüşmelere ilişkin 05.04.2006 günlü iletişimin dinlenmesi ve tespit edilmesi tutanağından müştekiye ait evden Rolex marka saat ve 3100 TL çalındığına dair görgüye dayalı bir bilgisinin bulunmadığı; suça konu telefon üzerinde bulunan … …’ın söz konusu telefonu kendisine sanık … …’nı hediye ettiğine dair açıklaması karşısında; sanık … …’nın yüklenen suçu işlediğini gösterir, hukuka uygun, kuşkudan uzak, kesin, yeterli ve inandırıcı kanıtlar bulunmadığı, “şüpheden sanık yararlanır” evrensel ceza hukuku ilkesi de gözetilerek beraati yerine yazılı biçimde mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … …’nın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 01.03.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.