Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2015/17393 E. 2016/3155 K. 29.02.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/17393
KARAR NO : 2016/3155
KARAR TARİHİ : 29.02.2016

Tebliğname No : 2 – 2014/307315
MAHKEMESİ : Kayseri 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14/05/2014
NUMARASI : 2013/479 (E) ve 2014/285 (K)
SUÇ : Hırsızlık, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanıklardan … …’ün suç tarihinde Yataş fabrikasında depo sorumlusu olarak çalıştığı, ürünlerin depodan çıkışını kendisinin yaptığı, diğer sanık … …’ın da sanık … … ile birlikte atılı suçu iştirak halinde işlediği anlaşılmakla; mahkemenin sanıklar … … ve … …’ın eylemlerinin 5237 sayılı TCK.’nın 155/2. maddesi kapsamında kaldığına ilişkin uygulamasında bir isabetsizlik görülmediğinden bu hususta bozma isteyen düşünce benimsenmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; atılı suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-“Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53.madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Sanık … … hakkındaki tekerrüre esas alınan Kayseri 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2009/667 esas ve 2009/1069 karar sayılı ilamında hükümlülüğün birden fazla suçtan verilen cezalardan oluşması karşısında, en ağır cezayı içeren hükümlülüğün tekerrüre esas alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
.//.

Bozmayı gerektirmiş, sanıklar … … ve … … müdafiinin ve sanık … …’in temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından “TCK’nın 53. maddelerin uygulanmasına ilişkin bölümün” çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi, sanık … … hakkındaki hüküm fıkrasından “TCK’nın 53. ve 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün” çıkartılarak, yerine “Sanığın Kayseri 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2009/667 esas ve 2009/1069 karar sayılı ilamında birden çok suçtan verilen hükümlülük kararı nedeniyle mükerrir olduğu anlaşıldığından; 5275 sayılı Yasanın 108/2. maddesi gereğince, anılan ilamda 6136 sayılı yasaya muhalefet suçundan verilen 10 ay hapis cezası dikkate alınarak hakkında hükmolunan cezanın 5237 sayılı TCK’nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,” 29.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.