Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2015/12648 E. 2017/2414 K. 13.03.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/12648
KARAR NO : 2017/2414
KARAR TARİHİ : 13.03.2017

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuğun kesintisiz takip olmaksızın tanık Murat tarafından görülerek yakalandığının anlaşılması karşısında, koşulları oluşmadığı halde hakkında TCK’nın 35. maddesi uygulanarak eksik cezaya hükmedilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamış, 6352 sayılı yasanın 100. maddesi ile CMK’nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, sanığa yüklenen yargılama giderinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması nedeniyle Devlet Hazinesi üzerinde bırakılması hususu ise infaz aşamasında re’sen dikkate alınabileceğinden tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suça sürüklenen çocuk …’in temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA,
II-Suça sürüklenen çocuk hakkında tehdit suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
6352 sayılı yasanın 100. maddesi ile CMK’nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, sanığa yüklenen yargılama giderinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması nedeniyle Devlet Hazinesi üzerinde bırakılması hususu infaz aşamasında re’sen dikkate alınabileceğinden tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Suça sürüklenen çocuk hakkında TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasında öngörülen belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma tedbirlerinin, fiili işlediği sırada 18 yaşını doldurmamış suça sürüklenen çocuk hakkında 53/4 maddesi uyarınca uygulanmayacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk …’in temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasından TCK’nın 53. maddesi ile ilgili kısım çıkarılmak suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.03.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.