YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/12483
KARAR NO : 2015/12106
KARAR TARİHİ : 30.06.2015
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
A- Suça sürüklenen çocuklar … ve … hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Suça sürüklenen çocuklar hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 23/1. maddesi uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı, 5271 sayılı CMK’nın 231/12. maddesi uyarınca itiraz yolu açık olup, temyiz imkânı bulunmadığından, aynı Kanun’un 264/1. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuklar müdafiinin yasa yolu merciinde yanılması, haklarını ortadan kaldırmayacağından, aynı maddenin 2. fıkrasına göre itirazı incelemeye yetkili ve görevli mahkemeye iletilmek üzere, dosyanın bu suçlar bakımından incelenmeksizin İADESİNE,
B- Suça sürüklenen çocuklardan … hakkında hırsızlık, mala zarar vermek ve işyeri dokunulmazlığını bozmak; … ve … hakkında mala zarar vermek suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk … tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Suç tarihinde saat 13.15 sıralarında tanık …’in, kullanılmayan fabrika alanının içersinde 200 metre kadar uzaktan 15-16 yaşlarında 4-5 çocuk gördüğünü, suça sürüklenen çocuklar … ve …’ı teşhis edemediğinin; ihbar üzerine polis tarafından yapılan araştırma sonucu suça sürüklenen çocuklardan …’in at arabasında çalıntı malzemeler yüklü olduğu halde …üzerinde yakalandığının, … ve …’un ise aynı gün saat 17.00 sıralarında kendiliklerinden karakola gidip teslim olduklarının; …’in savunmasında, çalıntı olduğu iddia edilen hurdaları … ile birlikte suçun işlendiği fabrikanın bulunduğu … köyünden geçerken satılık hurda olduğunu söyleyen şahıslardan satın aldığını ve … ve …’un savunmalarında ise; olay günü birlikte… merkezinde bulunduklarını söylediklerinin, buna karşılık müştekinin beyanında; suça sürüklenen çocukları ve 3-4 arkadaşını at arabası ile … civarında görüp, çaldıkları malzemeyi … ve …’dan tamamen geri aldığını söylediğinin anlaşılması karşısında; ceza yargılamasında mahkumiyetin kesin delillere dayanılarak verilmesi gerektiği ve … ve …’un suça konu çalıntı malzemelerle … ile birlikte yakalanmadıkları, sadece olayın şüphelisi olarak kendiliklerinden teslim olduklarına dair bir tutanağın tutulduğu gözetilerek,…’in tanık olarak dinlenmesi ve müştekiden … dışındaki suça sürüklenen çocuklar … ve …’u görüp görmediği, görmüş ise nerede ve şekilde gördüğü sorulup sonucuna göre suça sürüklenen çocuklar … ve …’un hukuki durumlarının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi,
2- Müştekinin beyanından, içerisinden hırsızlık yapılan binanın suç tarihinden çok öncesinde yem fabrikası olarak faaliyet gösterdikten sonra kapatıldığının ve suç tarihinde faal olmadığından çalışan bulunmadığının, konut ya da işyeri olarak kullanılmadığının anlaşılması karşısında; suça konu yerin işyeri veya işyerinin eklentisi niteliğinde olmayan, işyeri sahibinin ya da işçilerin sürekli bulunmadığı yerlerden olup, bu yerden hırsızlık yapılması eyleminin işyeri dokunulmazlığını ihlal suçunu oluşturmayacağı ve uygulamaya göre de, eylemin 5237 sayılı TCK’nın 116/2 maddesine uyan gündüzleyin işyeri dokunulmazlığını ihlal suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suça sürüklenen çocuk …’ın beraati yerine, suç vasfında yanılgı sonucunda 5237 sayılı TCK’nın 116/1 maddesi kapsamında suç oluşturduğundan bahisle yazılı şekilde karar verilmesi,
3- Hükmün gerekçe bölümünde, suça sürüklenen çocuklar hakkında, hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçları bakımından zararın doğmadığından ve 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesindeki şartları taşımaları nedeniyle hükmün açıklanmasına karar verildiğinin belirtilmesine rağmen, suça sürüklenen çocuk …’ın adli sicil kaydında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararların, 5271 sayılı CMK’nın 231/6-a maddesinde öngörülen “Daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunmak” şartını varlığının tespiti sırasında olumsuz koşul olarak değerlendirilemeyeceği gözetilmeden, kasıtlı suçtan mahkumiyetinin bulunması nedeniyle hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına yer olmadığına karar verilmek ve gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılması suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 230. maddesine aykırı davranılması,
4- Nüfus kaydına göre 04.12.1996 doğumlu … ve 02.09.1997 doğumlu …’in suç tarihinde 12-15 yaş grubuna dahil olan suça sürüklenen çocukların cezasından 5237 sayılı TCK’nın 31/2. maddesi yerine 31/3 maddesi ile indirim yapılması ve uygulamaya göre de; suça sürüklenen çocuklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerde hesap hatası yapılmak suretiyle, fazla cezaya hükmolunması,
5- Suça sürüklenen çocuklardan … hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerde temel uygulama maddelerinin gerekçeli ve hükmün esasını oluşturan kısa karara 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b ve 151/1. maddesi yerine, “142/1-a” ve “152/1-a” şeklinde; … hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı TCK’nın 31/2. maddesi ile uygulama yapılırken uygulama maddesinin “31/3” şeklinde yazılması suretiyle, 5271 sayılı CMK’nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
6- Adli sicil kayıtlarında hapis cezasına ilişkin mahkûmiyetleri bulunmayan suça sürüklenen çocuklar … ve … hakkında, mala zarar verme suçundan hükmolunan kısa süreli hapis cezalarının 5237 sayılı TCK’nın 50/3 maddesinde yer alan yasal zorunluluk gereğince aynı Kanun’un 50/1. maddesindeki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
7- 5237 sayılı TCK’nın 53/4. maddesine göre, yaşı küçük olan suça sürüklenen çocuklar hakkında aynı Kanun’un 53/1. maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına karar verilemeyeceğinin düşünülmemesi,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar …, … ve … müdafiinin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 30.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.