YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/8389
KARAR NO : 2014/25465
KARAR TARİHİ : 15.09.2014
Tebliğname No : 6 – 2013/177813
MAHKEMESİ : Bandırma 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 16/04/2013
NUMARASI : 2013/150 (E) ve 2013/248 (K)
SUÇ : Hırsızlık
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Olay yeri inceleme raporu ve bilirkişi raporuna göre, mağdurun aracının sol ön kapı kilit deliğinde zorlama izleri bulunduğu anlaşılmakla, suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan zamanaşımı süresi içerisinde işlem yapılması olanaklı kabul edilmiş; suça sürüklenen çocuğa ait adli sicil kaydı denetime olanak sağlayacak şekilde dosya içerisinde bulundurulmamış ise de, UYAP sisteminden ulaşılan adli sicil kaydındaki bilgilerin, nüfus kaydı, iddianame, sorgu ve gerekçeli karardaki bilgilerle aynı olduğu ve çelişkinin bulunmadığı anlaşılmakla; belirtilen eksiklik sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suç tarihinde suçun işlendiği Bandırma İlçesinde güneşin saat 18:41’de battığı, mağdurun soruşturma aşamasındaki beyanında, aracını ikametinin önüne saat 19:30 sıralarında park ederek evine çıktığını ve saat 00:30 sıralarında kolluk görevlilerinin haber vermesi sonucu hırsızlıktan haberi olduğunu beyan ettiği, suça sürüklenen çocuğun savunmasında ise, suçu saat 19:00 sıralarında işlediğini ikrar ettiği ve suç saatine ilişkin başka bir belirlemenin de yapılamadığının anlaşılması karşısında, suçun geceden sayılan zaman diliminde işlendiği sabit olmadığı halde TCK’nın 143. maddesi gereğince uygulama yapılmak suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
2-Olay yakalama tutanağına göre; şüphe üzerine suça sürüklenen çocukla birlikte yakalanan sanık F.. E..’in, çalınan CD çalara ilişkin henüz mağdurun başvurusu olmaksızın, CD çaları suça sürüklenen çocukla birlikte çaldıklarını kabul ederek hırsızlık yaptıkları aracı gösterdiği ve bu şekilde mağdura ulaşılarak oto CD çalarının iadesini sağladığı, mağdurun CD çaların eksiksiz şekilde iade edildiğini ve zararı bulunmadığını beyan etmesi ile bilirkişi raporuna göre CD çaların kızaklı olması nedeniyle hırsızlık suçuna dahil edilebilecek başka bir zararın da oluşmadığının anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocuk hakkında TCK’nın 168/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Suç tarihi itibariyle 18 yaşından küçük olan suça sürüklenen çocuk hakkında, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 35/1. maddesi uyarınca sosyal inceleme yaptırılmaması ve aynı Kanun’un 35/3. maddesine göre sosyal inceleme raporu aldırılmama nedeninin gerekçeli kararda belirtilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk D.. E.. müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 15.09.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.