Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2014/7603 E. 2014/30602 K. 04.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/7603
KARAR NO : 2014/30602
KARAR TARİHİ : 04.11.2014

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar vermek, kullanmak için uyuşturucu satın alma, kabul etme veya bulundurma, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Suça sürüklenen çocuk … hakkında, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak suçundan kurulan hüküm ile ilgili temyiz talebinin incelemesinde;
TCK’nın 191/2. maddesine göre hüküm vermeden önce verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin kararların durma kararı niteliğinde olduğu, bu kararların CMK’nın 223/8 maddesi uyarınca itiraz yasa yoluna tabi olması nedeniyle aynı kanunun 264. maddesi uyarınca itiraz mahiyetinde kabul edilmesi gereken temyiz talebinin merciince değerlendirmek üzere, incelenmeksizin mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE,
II-Suça sürüklenen çocuk … hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
14.04.2011 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Yasanın 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 2. maddesi uyarınca, hapis cezasından çevrilenler hariç olmak üzere, sonuç olarak belirlenen üçbin Türk Lirasına kadar olan (üçbin Türk Lirası dahil) mahkumiyet hükümleri kesin olup, hüküm tarihi, cezanın türü ve miktarı itibariyle hükmün temyizi olanaklı olmadığından suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
III-Suça sürüklenen çocuk … hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Hırsızlık suçundan kurulan hükümde, TCK’nın 61. maddesine aykırı olarak TCK’nın 168. maddesinin aynı Kanunun 31. maddesinden önce uygulanması sonuç ceza değişmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
5271 sayılı CMK’nın 150/2. maddesi uyarınca, 18 yaşından küçük suça sürüklenen çocuğun savunmasını yapmak üzere zorunlu müdafii görevlendirilmesi nedeniyle, müdafiiye ödenen ücretin, suça sürüklenen çocuğa, yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi suretiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye aykırılık meydana getirilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “1.380,00 TL yargılama giderinin suça sürüklenen çocuklardan tahsiline” ilişkin cümlenin çıkartılarak yerine “42,00 TL yargılama giderinin suça sürüklenen çocuklardan tahsiline” ibaresinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
IV-Suça sürüklenen çocuk … hakkında mala zarar verme suçundan, … hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından, … hakkında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
Cumhuriyet Savcısının temyiz dilekçesinde hakim havalesi yok ise de, temyiz dilekçesinin elektronik imza ile imzalanıp 19.03.2013 tarihinde havale edildiği anlaşıldığından yasal sürede verildiği kabul edilerek yapılan incelemede;
1-Suça sürüklenen çocuk … müdafi tarafından temyiz dilekçesi ekinde sunulan, Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinden alınan 23.02.2012 tarihli…. Devlet Hastanesine ait 14.10.2009 tarihli ve… Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesinin 08.05.2009 tarihli raporları dikkate alınarak; suça sürüklenen çocuğun suç tarihinde, işlediği fiilin anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteğinin bulunup bulunmadığı veya önemli derecede azalıp azalmadığı hususu ile ilgili rapor alındıktan sonra hukuki durumunun buna göre yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2-Dosya ve oluşa göre; suça sürüklenen çocuklar tarafından, fikir ve irade birliği içinde hareket ederek gerçekleştirdiği sabit olan eylemde, suça sürüklenen çocuk …’in mala zarar verme suçundan cezalandırılması gereğtiği gözetilmeden yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Hırsızlık suçundan kurulan hükümde, TCK’nın 61. maddesi uyarınca, TCK’nın 31. maddesinin aynı Kanunun 168. maddesinden önce uygulanması gereğinin düşünülmemesi,
4-Suç tarihinde sabıkasız olan suça sürüklenen çocuk …’ın suça konu cep telefonunu iade etmiş olması nedeniyle müştekinin zararının da bulunmadığı gözetilerek, verilen cezanın türü ve süresine göre, 5395 Sayılı Çocuk Koruma Yasasının 23. maddesi ve 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesindeki hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin değerlendirilmesi zorunluluğu,5-5271 sayılı CMK’nın 150/2. maddesi uyarınca, 18 yaşından küçük suça sürüklenen çocukların savunmasını yapmak üzere zorunlu müdafi görevlendirilmesi nedeniyle, müdafiiye ödenen ücretin, suça sürüklenen çocuklara, yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi suretiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye aykırılık meydana getirilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet Savcısı ile suça sürüklenen çocuklar … ve … müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 04.11.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.