YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/5701
KARAR NO : 2014/28715
KARAR TARİHİ : 20.10.2014
Tebliğname No : 6 – 2013/140404
MAHKEMESİ : Van 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 31/01/2013
NUMARASI : 2012/404 (E) ve 2013/155 (K)
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Olay günü saat 03:00 sıralarında müştekinin, sanığın ikametinin balkonununa çıktığını, bir başka kişinin de aynı şekilde tırmandığını görmesi üzerine balkona çıkarak sanığa kim olduğunu sorduğunda sanığın atlayarak kaçtığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK ile yapılan uygulamada hırsızlık suçunun teşebbüs aşamasında kaldığı kabul edilmesine karşın lehe yasa değerlendirmesinde 765 sayılı TCK’nın uygulanması halinde verilecek cezada TCK’nın 61. maddesine yer verilmeyerek çelişkiye neden olunması,
2- Konut dokunulmazlığını bozma suçunun birden fazla kişi tarafından birlikte gerçekleştirilmesi karşısında hükümlü hakkında 5237 sayılı TCK’nın 119/1-c maddesinin uygulanmaması,
3- 5237 sayılı TCK’nın 7/2 ve 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca hükümlü yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkacak sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı gözetilip, sanığın eylemine ilişkin 765 sayılı TCK’nın 493/1, 522 (pek hafif), 61, 59. maddeleriyle, 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 143, 35, 62; 116/1-4, 119/1-c, 62. maddelerinin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanarak Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde ayrı ayrı uygulamalar yapılıp, cezalar belirlenip, sonuç cezaların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle lehe olan Yasanın belirlenip uygulama yapılması gerektiği,
4- Sanık hakkında 1 yıl 4 ay hapis cezasına hükmedilen mahkemenin 06.10.2006 tarihli kararı sanık müdafii tarafından temyiz edildiği halde sonradan kurulan hükümde kazanılmış hak ilkesi gözönüne alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık H.. M.. müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 20.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.