YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/4529
KARAR NO : 2014/21688
KARAR TARİHİ : 18.06.2014
Tebliğname No : 2 – 2013/206280
MAHKEMESİ : Silivri 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 05/03/2013
NUMARASI : 2013/167 (E) ve 2013/279 (K)
SUÇ : Karşılıksız yararlanma
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
CMK’nın 260/1. maddesine göre katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolunun açık olduğu, müşteki kurumun şikayet dilekçesi ile sanığın cezalandırılmasını istediği, davaya katılma talebinde bulunduğu ve mahkemece verilen hükmü temyiz etmekle açıkça katılma iradesini ortaya koyduğu, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.10.2010 gün ve 2010/9-149 Esas, 2010/205 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere mağdurun katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecek bir tereddüt bulunmadığı görülmekle, CMK’nın 237/2. maddesi uyarınca suçtan zarar gören müşteki Boğaziçi Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin davaya katılmasına ve vekilinin katılan vekili olarak kabul edilmesine karar verilmekle, katılan vekilinin temyizi üzerine yapılan incelemede;
1-Ceza Yargılama Yasasında mahkemeye gelmemiş sanık hakkında duruşma yapılamayacağına ilişkin temel kuralın istisnalarından biri olarak öngörülen 5271 sayılı CMK’nın 193/2. maddesinin “ilk bakışta eylemin suç oluşturmayacağı ve derhal beraat kararı verilebilecek” hâllerle sınırlı olarak uygulanabileceği, bu hâller dışında, mutlaka sanığın sorgusunun yapılmasının gerektiği gözetilmeyip, sanığın savunması yöntemince saptanmadan hüküm kurulması,
2- Sanığın ikametinde yapılan kontrolde “kuruma kayıtsız sayaçtan elektrik kullanıldığına” dair düzenlenen tespit tutanağı içeriği ve sanığın aşamalardaki savunmalarında atılı suçlamayı kabul etmemesi karşısında; sanık halen suça konu evi kullanmakta ise mahallinde keşif yapılmak suretiyle ve bulunacak kurulu güce göre, bu aletlerin normal kullanım süreleri de dikkate alınarak, kurulu güç ile suç tarihinden önce ve sonrasına ait tüketimlerin orantılı olup olmadığı ve dönemler arasında fark olup olmadığı konusunda bilirkişiden ayrıntılı rapor alındıktan sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, normal tarifeye göre kurum zararının tespitine yönelik bilirkişi raporu ile yetinilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 18.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.