Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2014/38058 E. 2016/2605 K. 22.02.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/38058
KARAR NO : 2016/2605
KARAR TARİHİ : 22.02.2016

Tebliğname No : 6 – 2014/7309
MAHKEMESİ : Elazığ Çocuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/11/2013
NUMARASI : 2013/328 (E) ve 2013/674 (K)
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
A) Suça sürüklenen çocuk … … hakkında kurulun hükümlerin incelenmesinde;
Hırsızlık eyleminin, suç konusu motosikletin mülkiyetine yönelik olduğunun anlaşılması karşısında, direksiyon kilidinin kırılmasının ve düz kontak yapmak için kabloların kesilmesinin ayrıca mala zarar verme suçunu oluşturmayacağı gözetilmeden atılı suçtan beraati yerine yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmiş ise de; temyiz incelenmesi sonrasında kanun yararına bozma yolu ile kararın düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Suça sürüklenen çocuk müdafiinin 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollaması ile 1412 sayılı CMUK’un 310/1. maddesinde öngörülen süre geçtikten sonra hükmü temyiz ettiği anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuk … … müdafiinin temyiz isteminin REDDİNE,
B) Suça sürüklenen çocuklar … … ve … … hakkında mala zarar verme suçundan kurulun hükümlerin incelenmesinde;
Hırsızlık eyleminin, suç konusu motosikletin mülkiyetine yönelik olduğunun anlaşılması karşısında, direksiyon kilidinin kırılmasının ve düz kontak yapmak için kabloların kesilmesinin ayrıca mala zarar verme suçunu oluşturmayacağı gözetilmeden atılı suçtan beraatleri yerine yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmiş ise de; temyiz incelenmesi sonrasında kanun yararına bozma yolu ile kararın düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
14/04/2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000,00 TL’ye kadar olan adli para cezalarından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup, mala zarar verme suçundan dolayı tayin edilen 1.320 ve 1.000 TL adli para cezalarına ilişkin hükümlerin cezanın türü ve miktarı itibariyle temyizi mümkün bulunmadığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuklar … … ve … … müdafiilerinin temyiz talebinin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
C) Suça sürüklenen çocuklar … … ve … … hakkında hırsızlık suçundan kurulun hükümlerin incelenmesine gelince;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1) Suça sürüklenen çocukların yakalandıklarında motosikleti çaldıkları yeri göstererek henüz müracaatı olmayan mağdura teslimini sağladıklarının anlaşılması karşısında; suça sürüklenen çocuklar hakkında TCK’nın 168/1. maddesindeki etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2) 6352 sayılı yasanın 100. maddesi ile CMK’nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, suça sürüklenen çocuklara eşit olarak yüklenen yargılama giderinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması nedeniyle Devlet Hazinesi üzerinde bırakılması hususunun gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk … … ve … … müdafiilerinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 CMUK’un 325. maddesi uyarınca bozmanın kararı süresinde temyiz etmeyen suça sürüklenen çocuk … …’e SİRAYETİNE, 22.02.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.