Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2014/35951 E. 2015/20487 K. 22.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/35951
KARAR NO : 2015/20487
KARAR TARİHİ : 22.12.2015

Tebliğname No : 13 – 2014/12025
MAHKEMESİ : Erzurum 4. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 05/11/2013
NUMARASI : 2012/289 (E) ve 2013/425 (K)
SUÇ : Hırsızlık

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın adli sicil kaydının incelenmesinde kasıtlı bir suçtan dolayı herhangi bir mahkumiyetinin bulunmadığının görüldüğü, hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin ilamların ise CMK’nın 231. maddesi uyarınca tekrar hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesine engel teşkil etmediği, çalınan suça konu eşyaların mağdura iade edildiği ve mağdurun da herhangi bir zarar talebinin bulunmadığının anlaşılması karşısında; bir daha suç işlemeyeceği hususunda kanaat oluştuğundan bahisle cezaları ertelenen sanığın, hükmün açıklamasının geri bırakılması halinde bir daha suç işlemeyeceği kanaatine varılamadığı şeklinde çelişkili ve yetersiz gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair karar verilmesi,
Kabule göre de;
2-Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53. madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık E.. A.. müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 22.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.