Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2014/33796 E. 2015/20135 K. 16.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/33796
KARAR NO : 2015/20135
KARAR TARİHİ : 16.12.2015

Tebliğname No : 6 – 2013/399146
MAHKEMESİ : Antalya 17. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 20/09/2013
NUMARASI : 2013/207 (E) ve 2013/500 (K)
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
A-Sanıklar M.. C.. ve S.. Y.. hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde:
Dosyada mevcut CD izleme tutanağına göre sanıkların yüzünü kaşkol ile kapatması şeklinde gerçekleşen eyleminin TCK’nın 142/2-f maddesinde tanımlanan hırsızlık suçuna uyduğu gözetilmeden, yazılı şekilde aynı Yasanın 142/1-b. maddesi ile hüküm kurulması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
“Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar M.. C.., S.. Y..’un temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin” çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B-Sanıklar Y.. D.., Z.. D.. ve S.. Ö.. hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesine gelince:
1-25.03.2013 tarihli ekspertiz raporunda olay yerinden alınan 2 nolu ayakkabı izinin, kesin bir kanaat olmasa bile Y.. D..’a ait ayakkabı iziyle uygunluk bulunduğunun belirtilmesi de göz önünde bulundurularak, olaya ilişkin işyeri kamera görüntülerinin bilirkişi marifetiyle, gerektiğinde Adli Tıp Kurumu veya Kriminal Daire Başkanlığından alınacak rapor ile tereddüde mahal vermeyecek şekilde belirlenerek görüntülerde kaç farklı kişinin olduğunun belirlenerek ve 14.03.2013 tarihli muhafaza altına alma tutanağını düzenleyen kolluk görevlilerinin tanık sıfatıyla dinlenip, sanık Y..’ın suçu samimi olarak beyan edip etmediği sorularak, kanıtların bir bütün halinde değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun takdiri gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-“Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Kabule Göre de;
Sanıklar Y.., Z.. ve S..’ın suçun işlenmesinden bir gün sonra kasanın açılması ve taşınmasına yardım etmeleri şeklinde gerçekleşen eyleminin TCK’nın 165. maddesinde tanımlanan suçu oluşturup oluşturmayacağının tartışılmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar Y.. D.., Z.. D.., S.. Ö.. ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 16.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.