YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/33626
KARAR NO : 2014/35866
KARAR TARİHİ : 16.12.2014
Tebliğname No : 13 – 2014/356362
MAHKEMESİ : Çubuk Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 30/06/2011
NUMARASI : 2010/439 (E) ve 2011/338 (K)
SUÇ : Hırsızlık
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; atılı suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suça konu sigaraların, kovuşturma başlamadan önce sanığın babası tarafından müştekiye iade edildiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında hüküm kurulurken, TCK nın 168/1. maddesi uyarınca, 2/3′ e kadar indirim yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde ½ oranında indirim yapılmak suretiyle fazla cezaya hükmolunması,
2-Sanığın adli sicil kaydında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın, TCK nın 58. maddesi uyarınca tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi,
3-Suç tarihinde bir adet hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararı bulunan sanığın, aşamalarda samimi itirafta bulunarak, çaldığı eşyaların müştekiye iadesini sağladığı, duruşma tutanaklarına her hangi bir olumsuz davranışı yansıtılmadığı gibi lehine 5237 sayılı TCK nın 62. maddesinin tatbik edilmiş olduğu dikkate alındığında sanık hakkında, 08.02.2008 tarih ve 26781 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanunun 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi uyarınca ve bu maddenin 6. fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Kanunun 7. maddesi ile eklenen cümle de gözetilerek; şikayetçi olmayan mağdurun zararının giderilmiş olduğu da değerlendirilip denetim olanağı verecek biçimde karar yerinde tartışılarak, anılan Kanun maddesinin uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerekirken, “yasal şartlar oluşmadığından” biçiminde yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile CMK’nın 231. maddesinin uygulanmamasına hükmedilmesi,
4-İddianamenin kabulü kararının okunmadan duruşmaya başlanması suretiyle, 5271 sayılı CMK’nın 191/1. maddesine muhalefet edilmesi,
5-Sanığa atılı bulunan suçun CMK nın 150/3. maddesi uyarınca zorunlu müdafii tayini gerektirir suçlardan olmadığı gibi, sanığın soruşturma aşamasındaki savunması sırasında hazır bulunan müdafiinin kamu davası açılması ile müdafiilik görevi sona erdiği ve sanığın bu yönde istemi de bulunmadığı halde, yargılama aşamasında da görevlendirilmesi suretiyle aynı Yasanın 156. maddesine aykırılık meydana getirilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık E.. Ö.. ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 16.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.