Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2014/33343 E. 2015/17366 K. 09.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/33343
KARAR NO : 2015/17366
KARAR TARİHİ : 09.11.2015

Tebliğname No : 2 – 2014/143393
MAHKEMESİ : İstanbul 7. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 03/04/2014
NUMARASI : 2013/228 (E) ve 2014/127 (K)
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; hırsızlık suçunun sanık tarafından işlendiğini kabulde, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
T.C. Anayasanın 141/3, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 34, 230. maddeleri uyarınca, mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık olması ve Yargıtay’ın bu işlevini yerine getirmesi için kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmelerin, sanığın eyleminin ne olduğunun gerekçeli kararda gösterilmesi gerektiği, somut olayımıza gelince; mağdurun park halindeki aracının kapısını zorlayarak açmaya çalışırken kollukça görülerek kesintisiz yakalanan sanığın eyleminin aracın mülkiyetine yönelik olduğunun kabulü halinde, mala zarar verme suçunun oluşamayacağı, hırsızlık suçu bakımından ise suça konu eşyanın önem ve değeri, meydana gelen zararın ağırlığı dikkate alınarak TCK’nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken alt sınırdan hüküm kurulmaması gerekeceği, aksi kabulde ise her iki suçun oluşacağının anlaşılması karşısında, sanığın eyleminin aracın mülkiyetine yönelik olup olmadığının gerekçeli kararda denetime olanak verecek şekilde belirlenmesi gerektiği gözetilmeden 5271 sayılı CMK’nun 289/1-g maddesine aykırı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık B.. Ş..’in temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, ceza süresi bakımından 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 326/son. maddesinin gözetilmesine, 09.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.