YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/31762
KARAR NO : 2015/17303
KARAR TARİHİ : 09.11.2015
Tebliğname No : 6 – 2013/381098
MAHKEMESİ : Datça Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 26/06/2013
NUMARASI : 2011/138 (E) ve 2013/140 (K)
SUÇ : Hırsızlık
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanıklar Y.. Ö.. ve S.. I.. hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinde mahkemece tekerrüre esas alınan ilam hükümde gösterilmemiş ise de kararın gerekçe kısmında gösterildiğinden bu husus bozma nedeni sayılmamış, sanık Y.. Ö..’in adli sicil kaydına göre daha ağır ceza içeren hükümlülüğü bulunduğu halde yazılı şekilde daha az ceza içeren hükümlülüğün tekerrüre esas alınması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Güvenlik kamera kayıtlarına göre hırsızlık suçunun 19:40-19:50 saatleri arasında işlendiği, yaz saati uygulaması ile güneşin 19:49’da battığı ve gece vaktinin 20:49’dan itibaren başladığının anlaşılması karşısında, eylemin gece işlendiğine dair somut kanıt olmadığı halde yazılı şekilde hüküm kurularak fazla ceza tayini,
2-Sanıklar hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinde 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki, hak ve yetkileri kullanmak yönündeki yoksunluğun, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından “koşullu salıverme tarihine kadar” diğer kişiler yönünden ise, “hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar” süreceğinin belirtilmemesi suretiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı davranılması
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar Ç.. D.., Y.. Ö.., S.. I.., B.. B.. ile B.. B.. müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından 143. maddenin uygulanmasına ilişkin fıkranın çıkarılıp temel cezadan 5237 sayılı TCK’nın 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapmak suretiyle sonuç cezanın 1 yıl 8 ay hapis cezası’na indirilmesi ve yine hüküm fıkralarından 53. maddenin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılarak, yerine ”53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün, DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.