Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2014/31580 E. 2015/17287 K. 05.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/31580
KARAR NO : 2015/17287
KARAR TARİHİ : 05.11.2015

Tebliğname No : 6 – 2013/345904
MAHKEMESİ : Adana 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 25/06/2013
NUMARASI : 2011/36 (E) ve 2013/427 (K)
SUÇ : Karşılıksız yararlanma

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
1- Sanığın soruşturma aşamasındaki ifadesinde suça konu kafeyi kendisinin işlettiğini beyan ettiği, kovuşturma aşamasında ise atılı suçu reddederek suça konu yerin A.. B..’a ait olduğunu ve cezaevinde olması sebebiyle kardeşi tarafından işletildiğini kendisinin ise mutfakta işçi olduğunu savunması karşısında; kaçak tespit tutanağı tarihinde, suça konu yeri fiilen işleten şahsın mahalle muhtarı, kolluk kuvvetleri aracılığıyla ve diğer resmi abone kayıtlarından araştırılarak tespit edildikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, sanık hakkında eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Sanığın suça konu işyerinin kullandığının tespiti halinde; sanık hakkında sayaç harici tesisattan su kullandığına dair kaçak elektrik tespit tutanağının düzenlenmesi karşısında;02.07.2012 tarihinde kabul edilerek, 28344 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun Geçici 2. maddesinin l. fıkrası uyarınca aynı maddenin 2. fıkrası gereğince, şikayetçi kurumun zararını tazmin etmesi halinde sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilerek, sanığın kurumun zararını giderip gidermediği sorularak, gidermediğinin tespiti halinde, “bilirkişi tarafından tespit edilecek vergiler dahil cezasız kaçak kullanım bedeline ilişkin zarar miktarını gidermesi halinde 6352 sayılı Yasanın Geçici 2/2 maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine” dair bildirimde bulunularak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 05.11.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.