YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/28283
KARAR NO : 2014/28822
KARAR TARİHİ : 20.10.2014
Tebliğname No : KYB – 2014/239987
Hırsızlık suçundan sanık A.. D..’in, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 491/1, 522, 59/2 ve 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’un 4. maddeleri uyarınca 550 yeni Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, cezasının 647 sayılı Kanun’un 6. maddesi gereğince ertelenmesine dair Mazıdağı Asliye Ceza Mahkemesinin 17/02/2006 tarihli ve 2006/10 esas, 2006/88 sayılı kararına ilişkin arşiv kaydının silinmesine dair aynı Mahkemenin 28/03/2014 tarihli ve 2006/10 esas, 2006/88 sayılı ek kararına karşı Adalet Bakanlığının 23/06/2014 tarih ve 2014/12738/42511 sayılı yazısı ile Kanun Yararına Bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyasının Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03/07/2014 tarih ve 2009/239987 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle incelendi.
MEZKUR İHBARNAMEDE;
5352 sayılı Adlî Sicil Kanunu’nun geçici 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca arşiv kaydının silinmesine karar verilmiş ise de, anılan maddenin silme kararının verildiği tarih itibarıyla yürürlükte bulunmadığı, karar tarihinden önce 11/04/2012 tarihli ve 28261 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6290 sayılı Adli Sicil Kanunu ile Sporda Şiddet ve Düzensizliğini Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 12. maddesinin 1. fıkrası (b) bendi ile arşiv kayıtlarının silinmesi koşullarının yeniden düzenlendiği, kaldı ki yapılan değişiklikle arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılacağının hükme bağlandığı, öte yandan yürürlükte bulunmayan 5352 sayılı Adlî Sicil Kanunu’nun geçici 2. maddesi 2. fıkrası uyarınca “Birinci fıkra gereğince işlem yapılarak arşive alınan kayıtlar hakkında, 3682 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinde öngörülen sürelerin dolduğu veya ertelenmiş olan hükmün esasen vaki olmamış sayıldığı hallerde bu tarih esas alınarak, Anayasanın 76 ncı maddesi ve özel kanunlarda sayılan suç ve mahkûmiyetler dışındaki kayıtlar için ilgilinin, Cumhuriyet Başsavcılığının veya Adlî Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünün talebi üzerine hükmü veren mahkemece veya talep edenin bulunduğu yer asliye ceza mahkemesince arşiv kaydının silinmesine karar verilir.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, 11/04/2012 tarihinden itibaren adlî sicil ve arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin Adlî Sicil ve istatistik Genel Müdürlüğünce yapılması gerektiği gibi sanığın eyleminin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48. maddesinde sayılan suçlardan olduğu anlaşıldığından, 5352 sayılı Kanunun geçici 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca mahkûmiyet hükümlerinin arşiv kaydından çıkarılmasının mümkün olmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşılmış olmakla,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ihbar yazısı, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görüldüğünden istemin kabulü ile,
Hırsızlık suçundan sanık A.. D.. hakkında Mazıdağı Asliye Ceza Mahkemesi’nin 17.02.2006 tarihli ve 2006/10 esas, 2006/88 sayılı kararına ilişkin arşiv kaydının silinmesine dair aynı mahkemenin 28.03.2014 tarihli ek kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca BOZULMASINA,
Sonraki işlemlerin mahkemesince yerine getirilmesine, dosyanın mahalli mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 20.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.