Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2014/26951 E. 2015/18752 K. 30.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/26951
KARAR NO : 2015/18752
KARAR TARİHİ : 30.11.2015

Tebliğname No : 6 – 2013/323743
MAHKEMESİ : Sakarya Çocuk Mahkemesi
TARİHİ : 02/07/2013
NUMARASI : 2011/748 (E) ve 2013/473 (K)
SUÇ : Hırsızlık

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Müştekiye ait çantanın alışveriş yaptığı sırada B..Mağazası içinde alışveriş sepetinden çalınması şeklinde gerçekleşen olayda her ne kadar güvenlik kamera görüntüleri ile suça sürüklenen çocuğun görüntülerini inceleyen Ulusal Teknik Büro raporunda görüntülerdeki şahsın suça sürüklenen çocuk olmasının muhtemel olduğu ancak daha ileri bir kanaat bildirilmesinin mümkün olmadığını beyan etmiş ise de; müştekinin çantası içinden çalınan cep telefonunun çalındıktan bir hafta sonra suça sürüklenen çocuğun kendisinin kullandığını kabul ettiği hatla kullanıldığının Telekomünikasyon yazışmalardan tespit edildiği, suça sürüklenen çocuğun ilk ifadesinde bu telefonu mahalleden arkadaşı olan Çiçek’ten kullanmak için alıp hattını takıp bir kez kullanıp iade ettiğini beyan ettiği, sonraki ifadesinde telefonu Çiçek’ten aldığını ve 3-4 gün kendisinin kullandığını beyan ettiği, mahkeme aşamasındaki beyanında ise telefonu dedesinin kendisine hediye ettiğini beyan ederek aşamalardaki savunmalarının çelişkili olduğu, yine ilk ifadelerinde telefonu kendisinden aldığını beyan ettiği Çiçek isimli şahsın soyismini, kimlik ve adres bilgilerini bilmediğini beyan ettiği anlaşılmakla suça sürüklenen çocuğun atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığının anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki bu yönden bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda bulunun suça sürüklenen çocuk N.. D.. hakkında TCK’nın 31/2. maddesi uyarınca hırsızlık suçu ile ilgili olarak farik ve mümeyyiz olup olmadığına dair uzman doktordan rapor alınmadan eksik inceleme ile karar verilmesi,
2- Suça sürüklenen çocuk hakkında içinde Samsung E 250 cep telefonu ve kimlik gibi özel eşyalar bulunan el çantasını çalmak suçundan kurulan hükümde; mahkemece dayanılan gerekçelere göre temel hürriyeti bağlayıcı cezanın alt sınırın üzerinde tayininde bir isabetsizlik yok ise de; TCK’nın 61. maddesinde yer alan ölçütler ile aynı Yasanın 3. maddesindeki “eylemin ağırlığı ile orantılı ceza verilmesi” ilkesi çerçevesinde somut olay açıkça irdelenerek takdirin kullanılmasıyla bir belirleme yapılması gerekirken, soyut değerlendirmelerle ve hakkaniyet ölçülerine uyulmayarak alt sınırdan önemli ölçüde uzaklaşılarak hüküm kurulması
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk N.. D.. müdafiinin temyiz talebi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, 30.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.