Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2014/21389 E. 2014/22343 K. 24.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/21389
KARAR NO : 2014/22343
KARAR TARİHİ : 24.06.2014

Tebliğname No : 6 – 2013/239675
MAHKEMESİ : Akhisar 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 20/05/2013
NUMARASI : 2012/1066 (E) ve 2013/512 (K)
SUÇ : Hırsızlık

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dairemizce de benimsenen ve Yargıtay CGK’nın 26.03.2013 günlü, 2012/6-1232 esas ve 2013/106 karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, çalınan malın 3. kişiye satılması halinde; 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesinin uygulanabilmesi için hırsızlık suçunun failinin, sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın, hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlaması yetmez. Failin bizzat pişmanlık göstererek, satın alan iyi niyetli ise; sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlaması yanında aynen geri verme veya tazmin suretiyle satın alanın zararını da gidermesi, kötü niyetliyse; satın alandan elde ettiği para veya sağladığı menfaati, kazanç müsaderesine konu edilmek üzere soruşturma makamlarına teslim etmesi gerekir. Esasen iyi niyetli olan satın alanda bulunan ve hırsızlık suçuna konu olan eşyaya el konulamaz. Hırsızlık suçuna konu eşyaya el konulmasına rağmen, failin satın alandan aldığı para veya sağladığı menfaatin satına alana iade edilmemesi halinde, satın alana Devlet eliyle haksızlık yapılmış olur.
Somut olayda, satın alan hakkında TCK’nın 165. maddesinden işlem dahi yapılmadığına göre, iyi niyetli olarak kabul edilmesi gereken satın alana ödediği paranın da iade edilmesi halinde, etkin pişmanlık hükümleri uygulanabileceği için TCK’nın 168/1. maddesinin uygulanma koşulları bulunmadığı gözetilerek lehe yasanın belirlenmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, hükümlü H.. B..’in temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, infaz aşamasında hükümlü yararına uygulamaların kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 24.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.