Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2014/2110 E. 2014/22910 K. 30.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/2110
KARAR NO : 2014/22910
KARAR TARİHİ : 30.06.2014

Tebliğname No : 2 – 2013/215577
MAHKEMESİ : İstanbul 40. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 01/03/2013
NUMARASI : 2012/637 (E) ve 2013/91 (K)
SUÇ : Karşılıksız yararlanma, mühür bozma

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Karşılıksız yararlanma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Katılan kurumun zararını tazmin etmiş olan sanık hakkında, 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun Geçici 2. maddesinin 1. fıkrası uyarınca aynı maddenin 2. fıkrası gereğince, ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları ile tebliğnamedeki düşünce bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle istem gibi BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 6352 sayılı Yasanın Geçici 2/2 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/4-(a) maddeleri uyarınca sanık hakkında CEZA VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
II-Mühür bozma suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince;
6352 sayılı Kanunun geçici 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının iade kararı sadece elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümle ilgili olup, mühür bozma suçundan kurulan ilk hüküm ve bu hükme karşı yapılan temyiz başvuruları geçerli olduğundan, iade kararından sonra mühür bozma suçu yönünden kurulan 01.03.2013 tarihli ikinci karar yok hükmünde olup katılan kurum vekilinin, mühür bozma suçundan 23.05.2011 tarihli hükme yönelik temyil talebinin incelemesinde,
19.08.2010 tarihli kolluk araştırma tutanağında, sanığın görevli memurlara tutanak tarihi itibariyle suça konu yerde kendisinin ikamet ettiğini, daha önce burada kiracının oturduğunu ve evin kendisine ait olduğunu belirttiğinin bildirildiği, aşamalardaki savunmalarında ise evinde suç tarihinde oturan kiracının kim olduğunu hatırlamadığını beyan ettiğinin anlaşılması karşısında, suça konu adreste suç tarihinde sanık adına su, doğalgaz,
telefon veya internet aboneliği olup olmadığı ilgili kurumlardan sorulması, yeniden detaylı kolluk araştırması yaptırılarak özellikle komşulara sorulmak suretiyle sanığın suç tarihinde tutanak tutulan yerde oturup oturmadığının tespit edilmesi ve bunun sonucunda sanığın hukuki durumunun takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları, bu itibarla yerinde görüldüğünden; hükmün J412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 30.06.2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.