Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2014/19751 E. 2014/26553 K. 24.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/19751
KARAR NO : 2014/26553
KARAR TARİHİ : 24.09.2014

Tebliğname No : 2 – 2013/117922
MAHKEMESİ : Bakırköy 23. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28/02/2013
NUMARASI : 2007/535 (E) ve 2013/152 (K)
SUÇ : Hırsızlık

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanığın atılı suçlamayı kabul etmediği, dosyada suçun sanık tarafından işlendiğine dair, dosyası tefrik edilen sanık Tufan Kloesgen ve Zafer Arslan’ın atfı cürüm mahiyetindeki beyanlarından başka; hükümlülüğüne yeterli hukuka uygun, kuşkudan uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, beraati yerine yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Kabule göre de;
a-Suç tarihinde geceleyin müştekiye ait işyerinin sağlam ve muhkem kapı ve kilidini kesip kırmak suretiyle gerçekleştirilen hırsızlık eyleminin, 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b maddesindeki suçu oluşturması karşısında, yazılı şekilde uygulama yapılması,
b-5237 sayılı TCK’nın 7/2 ve 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca sanık yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkacak sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı gözetilip, anılan yasanın 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCK’nın 493/1, 522. maddelerinde yer alan suçun öğelerinin farklı olduğu; sanığın eyleminin subutu halinde, 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b,143, maddesine uyan hırsızlığın yanı sıra, aynı yasanın 116/2-4, 119/1-c ve 151/1. maddelerine uyan geceleyin birden fazla kişi ile birlikte işyeri dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçlarını da oluşturduğu ve mala zarar verme suçu yönünden CMK’nın 253 ve 254. maddelerinde öngörülen uzlaşma hükümlerinin uygulanma imkanı değerlendirilip sonucuna göre, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK’nın ilgili maddeleri uyarınca denetime olanak verecek şekilde ayrı ayrı uygulamalar yapılıp, cezalar belirlenip, sonuç cezaların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle lehe olan yasanın belirlenmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık H.. A..’ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 24.09.2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.