Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2014/15016 E. 2014/37187 K. 25.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/15016
KARAR NO : 2014/37187
KARAR TARİHİ : 25.12.2014

Tebliğname No : 2 – 2013/64220
MAHKEMESİ : İstanbul 31. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 27/09/2012
NUMARASI : 2011/502 (E) ve 2012/1576 (K)
SUÇ : Hırsızlığa teşebbüs

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanığın suç yeri olan markette meyve suyunu içmesi ile eylemin teşebbüs aşamasını geçtiği ve icra hareketlerinin tamamlanarak suçun oluştuğu gözetilip tamamlanmış suçtan hüküm verilmesi gerekirken yazılı şekilde teşebbüs hükümlerinin uygulanması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Sanık hakkında daha önce Şişli 6. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve 22/04/2010 tarihinde infaz edilen hüküm tekerrüre esas olmadığı, tekerrüre esas ilamın Şişli 3.Asliye Ceza Mahkemesinin 17/10/2007 tarih. 2007/818-820 sayılı kararı olduğunun gözetilmesi gerektiği infaz aşamasında gözetilebileceği anlaşılmakla bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
5237 sayılı TCK’nın 61/1. maddesine göre malın değerinin az ya da çok olması, cezanın temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşmak için bir kriter olup, hırsızlık suçuna konu malın değerinin az olmasının TCK’nın 145. maddesinde ayrı olarak düzenlenmesi, kanunkoyucunun hırsızlık suçunda malın değerinin az olmasına verdiği önemi göstermektedir.
Y.C.G.K.’nın 15.12.2009 günlü, 6/242-291 esas ve karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, “…daha çoğunu alabilme olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak az olan şeyi alma” görüşünün, TCK’nın 145. madde uygulamasında bütünüyle reddedilmesi mümkün değil ise de, maddenin, yalnızca bu tanımlamayla sınırlandırılması da olanaklı değildir. 145. maddenin gerek ilk şekli, gerekse değiştirilmiş biçimi; ortak tanımlama ile, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan değerin az olmasını temel almaktadır.
TCK’nın 145. maddesine göre, faile verilen cezada indirim yapılabilmesi için  malın değerinin az olması yeterli olup, hâkim indirim oranını TCK’nın 3. maddesinde öngörüldüğü üzere “işlenilen fiilin ağırlığıyla orantılı” olacak şekilde saptamalıdır.
Değer azlığı nedeniyle ceza vermekten vazgeçme kararı verilecek ise; malın değerinin azlığı yanında “suçun işleniş şekli ve özellikleri” de dikkate alınmalıdır. TCK’nın 145. maddesinin uygulanmasında hâkime takdir hakkı tanınmış olup, hâkim takdir hakkını kullanırken keyfiliğe kaçmadan, her somut olaya uygun, yasal ve yeterli gerekçe göstermek suretiyle uygulama yapmalıdır.
Somut olayda ise; toplamda 16 TL değerli meyve suyu ve okey kutusunu çalan sanık hakkında, suçun işleniş şekli ve özellikleri itibariyle ceza vermekten vazgeçilemeyecek ise de, hırsızlık konusunu oluşturan malın değerinin az olması nedeniyle TCK’nın 145. maddesi gereğince verilen cezadan belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık N.. D.. ve müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 25/12/2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.