Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2014/13770 E. 2015/17357 K. 09.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/13770
KARAR NO : 2015/17357
KARAR TARİHİ : 09.11.2015

Tebliğname No : 2 – 2013/60988
MAHKEMESİ : Şarkışla Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 20/12/2012
NUMARASI : 2012/147 (E) ve 2012/393 (K)
SUÇ : Hırsızlık

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık hakkında katılan C..’e yönelik konut dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme, şikayetçi M..’ya yönelik de mala zarar verme suçlarından dava zamanaşımı süresi içinde işlem yapılması olanaklı kabul edilmiştir.
I-Sanık hakkında şikayetçi M..’ya yönelik hırsızlık suçu bakımından yapılan incelemede;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; atılı suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- TCK’nın 6/1-e maddesine göre, eylemin gece gerçekleştiğine dair kesin delil bulunmadığı halde, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği hırsızlık eyleminin gündüz vakti işlendiğinin kabul edilmesi gerekirken TCK’nın 143. maddesince artırım yapılıp yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında fazla ceza tayin edilmiş olması,
2-Kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık S.. K..’un, temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkında hırsızlık suçu ile ilgili hüküm fıkrasından TCK’nın 143. maddesine ilişkin bölüm karardan çıkartılması suretiyle; hakimin takdir hakkına dokunulmadan sanık hakkında TCK’nın 142/1-b maddesi uyarınca sonuç olarak 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılması tümcesinin eklenmesi ve “TCK’nın 53. maddesinin
uygulanmasına” ilişkin bölümün de çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık hakkında Katılan C..’e yönelik hırsızlık suçu bakımından yapılan incelemede;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; atılı suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-11.04.2011 tarihli olay yeri inceleme raporunda, suça konu hayvanın, katılana ait ikametin arka bahçesinde bulunan ahırdan çalınmış olduğunun anlaşılması karşısında sanığın, barınak niteliğinde olmayan ancak evin eklentisi niteliğinde sayılan ahırdan 1 adet büyükbaş hayvanı çalması şeklinde gerçekleşen eylemin, TCK’nın 142/1-b maddesinde yazılı bulunan suça uyduğu gözetilmeden sanık hakkında kurulan hükümde aynı Yasanın 142/2-g maddesi uygulanmak suretiyle fazla cezaya hükmedilmesi,
2-Kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık S.. K..’un temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 09.11.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.