Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2014/13383 E. 2014/33369 K. 25.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/13383
KARAR NO : 2014/33369
KARAR TARİHİ : 25.11.2014

Tebliğname No : 2 – 2013/55847
MAHKEMESİ : Bakırköy 22. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 05/07/2012
NUMARASI : 2010/674 (E) ve 2012/798 (K)
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığını ihlal

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
1-Sanıkların suç tarihinde suça konu evde kiracı olarak Y..B..’ın oturduğunu; suça konu çalıntı eşya ile ilgilerinin bulunmadığını savunduklarının; dosyaya celp edilen Beyoğlu 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/74-2010/545 sayılı kararın içeriğinden, Y..B…’ın suça konu malzemeyi tanımadığı bir şahıstan satın aldığını, bu malzemenin ele geçtiği evde 15.01.2008 tarihinden itibaren kiracı olarak kaldığını söylediğinin, anılan kararda Y..B.. hakkında suça konu evde ele geçen ruhsatsız tabanca ile ilgili olarak beraat kararı verilerek suç üstlenme suçundan ihbarda bulunulduğunun anlaşılması karşısında; öncelikle Y..B…’ın tanık olarak dinlenmesi, tanıktan suç tarihinde çalıntı eşyanın ele geçtiği evde kimin oturduğunun, insan ihtiyacının çok üzerinde olan çalıntı ayakkabı ve terliklerinden 200 çiftin ne şekilde ve sebeple evde bulundurulduğunun sorulması, gerektiğinde hakkında soruşturma yapılması sağlanarak sonucunun beklenmesi; dava açılması halinde birleştirilmesi; suç tarihinde suça konu evde kimin oturduğunun ev komşuları, muhtar ve azalardan sorulup tespit edilmesi; bu hususun muhtarlık kayıtlarından araştırılması; Beyoğlu 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/74-2010/545 sayılı dosyasının ve bu dosyada yapılan ihbar sonucu Y.. B.. hakkındaki soruşturma ve varsa dava dosyasının incelenmesi ve dosyadaki tüm delillerle birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdiri gerekirken eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm verilmesi,  
2-Kabule göre de;
a-Olay tarihinde güneşin saat 20.41’de batıp 05.28’de doğduğu, müştekinin işyerini saat 21.00’de kapatıp ertesi sabah 07.15’te açtığını ve sanıkların da suç saati konusunda açıklamada bulunmadıklarının anlaşılması karşısında; işyeri dokunulmazlığını ihlal ve hırsızlığın gece vakti gerçekleştirildiğinin belli olmaması nedeniyle şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince gündüzleyin işlendiğinin kabulü gerekirken, 5237 sayılı TCK’nın 143 ve 116/4 maddeleri ile uygulama yapılarak, sonuçta fazla cezaya hükmedilmesi,  
b-Sanıkların birlikte müştekiye ait işyerine girmek suretiyle hırsızlık suçunu gerçekleştirdiğinin kabul edilmesi karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 119/1-c maddesi uygulanmayarak sonuçta noksan ceza verilmesi,  
c-Sanık G.. K.. hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükümde, temel uygulama maddesinin gerekçeli ve hükmün esasını oluşturan kısa karara 5237 sayılı TCK’nın 116/2-4 maddesi yerine, 116/1-4 şeklinde yazılması, 
d-Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun koşullu salıverme tarihine, aynı maddenin (a), (b), (d) ve (e) bentlerindeki diğer haklar ile 53/1 maddesinin (c) fıkrasındaki kendi altsoyu dışındaki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluğunun infaz tarihine kadar süreceğinin gözetilmemesi, 
Bozmayı gerektirmiş, sanık Ö.. Ö.. ve müdafi ile sanık G.. K..’nun temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 25.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.