YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/12503
KARAR NO : 2014/35909
KARAR TARİHİ : 16.12.2014
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozmak, güveni kötüye kullanmak, iftira
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık … hakkında mala zarar verme suçundan zamanaşımı süresi içinde işlem yapılması olanaklı kabul edilmiştir.
I-Sanık … hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık …’in temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II-Sanık … hakkında iftira suçundan ve sanık … hakkında güveni kötüye kullanma suçundan verilen hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık … tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanık … ‘ın, katılan …’tan mesaj atıp iade etmek üzere kısa süreliğine geçici olarak aldığı cep telefonunu iade etmeyerek olay yerinden uzaklaştığının, katılanın cep telefonunu sanığa teslimde zilyetliği devir iradesinin bulunmadığının ve zilyetlik aktarılmadığından özel tevdi ve teslimden de söz edilememesi karşısında; eylemin 5237 sayılı TCK’nın 141/1. maddesine uyan suçu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfının tayininde yanılgı sonucu aynı yasanın 155/1 maddesi ile hüküm kurulması,
2- Sanık …’in, diğer sanık … ‘ın katılan …’tan emaneten aldığı cep telefonunu satışı sırasında işyeri sahibinin kimlik ibraz edilmesini istemesi üzerine sanık …’in nüfus cüzdanının yanında olmadığını belirttiğinden sanık …’ın 21/02/2010 tarihinde katılan …’nun evinden hırsızladığı cüzdandan ele geçirdiği katılana ait sürücü belgesine kendi fotoğrafını yapıştırmak suretiyle sahte oluşturulan sürücü belgesi fotokopisini vermesi şeklinde gerçekleşen eyleminde, sanık …’ın diğer sanık …’in işlediği güveni kötüye kullanma suçuna (hırsızlık) iştirak ettiğine dair bir iddia ve delil bulunmadığı, dolayısıyla sahte sürücü belgesinin ibrazı suretiyle işlenen bir suçun katılana iftira edilmesi sözkonusu olmadığının anlaşılması karşısında; somut olayda iftira suçunun unsurları itibariyle oluşmadığından beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … ve …’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, CMK’nın 326/son maddesi uyarınca sanık … ‘ın kazanılmış hakkının korunmasına, 16.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.