YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/10981
KARAR NO : 2014/31573
KARAR TARİHİ : 10.11.2014
Tebliğname No : 6 – 2013/219384
MAHKEMESİ : Çatalca Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 06/11/2012
NUMARASI : 2010/705 (E) ve 2012/512 (K)
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar vermek
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanık O.. C.. hakkında tekerrür hükmünün uygulanmasında, TCK’nın 58/7. ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı hakkındaki Kanunun 108/2. maddeleri uyarınca tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamayacağının anlaşılması karşısında; sanığın adli sicil kaydına göre en ağır cezayı gerektiren mahkumiyetinin tekerrüre esas alınması yerine karar gerekçesinde birden fazla ilamın tekerrüre esas alınması suretiyle infazda duraksamaya neden olunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık O.. C..’ın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “58/6. maddesinin uygulanmasına” ilişkin bölümden Büyükçekmece 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/53 esas, 2010/176 karar sayılı ilamı çıkarılarak, diğer yönleri usul ve Yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanıklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde ise;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanıklar hakkında 06.08.2010 ve 20.08.2010 tarihli aynı müştekiye karşı hırsızlık eylemlerinden ayrı ayrı cezalandırılmaları istemiyle iddianame düzenlenmiş ancak mahkeme tarafından 06.08.2010 tarihindeki olayla ilgili olarak hırsızlık suçundan hüküm kurulmamış ise de; 06.08.2010 tarihinde müştekinin araç içerisinden laptop ve aracın yedek anahtarının bulunduğu çantayı almaları, bilahare haksız ele geçirdikleri bu anahtarla müştekiye ait aracı 20.08.2010 tarihinde çalmaları şeklindeki eylemleriyle sanıkların, aynı suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda aynı suçu birden fazla kez işlediklerinin anlaşılması karşısında, sanıklar hakkında kurulan hükümde TCK’nın 43. maddesi gereğince arttırım yapılması gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Dosyadaki deliller ve müştekinin beyanına göre suçun gündüz sayılan zaman dilimi olan 13:00 sıralarında işlenmesi karşısında, sanıklar hakkında TCK’nın 143. Maddesinin uygulanması,
3-Sanık O.. C.. hakkında tekerrür hükmünün uygulanmasında, TCK’nın 58/7. ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı hakkındaki Kanunun 108/2. maddeleri uyarınca tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamayacağının anlaşılması karşısında; sanığın adli sicil kaydına göre en ağır cezayı gerektiren mahkumiyetinin tekerrüre esas alınması yerine karar gerekçesinde birden fazla ilamın tekerrüre esas alınması suretiyle infazda duraksamaya neden olunması,
4-Sanıkların sarfına sebebiyet verdikleri 16.95 TL yargılama giderinin, 6352 sayılı yasanın 100. maddesi ile CMK’nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğunun ve bu nedenle sanıklara yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar Z.. Ç.. ve O.. C..’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 10.11.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.