Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2014/10682 E. 2014/37198 K. 25.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/10682
KARAR NO : 2014/37198
KARAR TARİHİ : 25.12.2014

Tebliğname No : 6 – 2013/216546
MAHKEMESİ : Marmaris 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14/02/2013
NUMARASI : 2012/173 (E) ve 2013/89 (K)
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I- Hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
a) Sanığın adli sicil kaydında yer alan Alanya Asliye Ceza Mahkemesinin 12.03.2010 gün 2009/530 Esas, 2010/239 sayılı kararı ile hırsızlık suçundan 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasına ilişkin 28.07.2010 tarihinde kesinleşen mahkumiyet hükmünde TCK’nın 58. maddesinin uygulanmış olduğunun anlaşıldığı, bu durumda temyize konu dava nedeniyle ikinci kez mükerrir olan sanık hakkında anılan hükümlülüğün tekerrüre esas alınması ve hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesi sırasında 5275 sayılı Yasanın 108/3. maddesi uyarınca ikin kez tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda hükümlünün koşullu salıvermeden yararlanmayacağı hususunun karar yerinde belirtilmesi gerekirken Burdur Asliye Ceza Mahkemesinin 21.04.2006 tarihinde kesinleşen ve içtima sonucu 22. 03.2011 tarihinde infaz edilen 2005/720 esas, 2006/71 sayılı kararı ile 2 ay 6 gün hapis ve 377 TL adli para cezasına ilişkin hükümlülüğün tekerrüre esas alınması,
b) Yargılama giderinin mahkum olan sanığa yükletilmesi yerine hazine üzerinde bırakılmasına karar verilmesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suçun sanık tarafından işlendiğini kabul ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Kasten işlemiş oldukları suçtan hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak sanığın 5237 sayılı TCK’nın 53/1 maddesinin “a,b,c,d,e” bendinde yazılı haklardan, aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş sanık A.. F..’in temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine “kasten işlemiş oldukları suçtan hapis cezasıyla mahkumiyetin yasal sonucu olarak sanığın TCK’nın 53/1 maddesinin “a,b,c,d,e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum oldukları hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmalarına” tümcesinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanığın çalışma saatleri içerisinde halka açık olan ve açık bir rızaya gerek duyulmadan girilmesi mutat olan yerlerden bulunan mağdurun sekreter olarak çalıştığı emlak ofisine gündüz vakti girerek hırsızlık suçunun işlemekten ibaret eyleminde işyeri dokunulmazlığını ihlal suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık A.. F..’in temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle istem gibi BOZULMASINA, 25.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.