Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/9406 E. 2014/13915 K. 14.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/9406
KARAR NO : 2014/13915
KARAR TARİHİ : 14.04.2014

Tebliğname No : 6 – 2011/209922
MAHKEMESİ : Söğüt Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 23/03/2011
NUMARASI : 2010/82 (E) ve 2011/35 (K)
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- 01.02.1993 doğumlu olan sanığın, 23.02.2011 tarihli celsede 18 yaşını doldurduğunun anlaşılması karşısında yargılamanın açık yerine kapalı yapılarak 5271 sayılı CMK’nın 182. maddesine aykırı davranılması,
2- Dosya kapsamında yer alan 28.12.2009 tarihli yakalama tutanağından, olay yerindeki kamera kayıtlarının incelenmesinde görüntülerdeki şahsın sanık olduğu tespit edilerek işyerine gidildiğinde, sanığın suçunu samimi bir şekilde ikrar edip suça konu dizüstü bilgisayar ve fotoğraf makinesinin iadesini sağlamış olması karşısında müştekiye kısmi iade nedeniyle rızası sorulup sonucuna göre sanık hakkında TCK’nın 168/1-4. maddesinin uygulama koşullarının tartışılması gerektiği gözetilmeden, kısmi iadeye müştekinin rızası olmaması nedeniyle anılan maddenin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
3- İşyeri dokunulmazlığını ihlal suçunun yasal tanımında hapis cezası ile adli para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü, mahkemece suç tarihinde 18 yaşını bitirmediği ve sabıkasız olduğu anlaşılan sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının, TCK’nın 50/3. maddesi gereğince aynı maddenin 1. fıkrasında ön görülen adli para cezasına veya diğer seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi zorunluluğunun gözetilmemesi,
4- Müştekinin geceleyin işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan maddi olarak zararının bulunmadığının anlaşılması karşısında; 5271 sayılı CMK’nın 231/6-c maddesinde belirtilen koşulun gerçekleşmesi için suçun işlenmesiyle mağdurun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesinde, maddi zararın esas alınması, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği dikkate alınarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasıyla ilgili olarak bir karar verilmesi gerekirken, müştekinin hırsızlık suçu nedeniyle oluşan maddi zararının giderilmediğinden bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, üst Cumhuriyet Savcısının ve sanık M.. O.. müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 14.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.