YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/9091
KARAR NO : 2014/19930
KARAR TARİHİ : 04.06.2014
Tebliğname No : 6 – 2011/199709
MAHKEMESİ : Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24/02/2011
NUMARASI : 2010/76 (E) ve 2011/147 (K)
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanıklar B.. D.. ve G.. A..hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz başvurusunun incelenmesinde;
Sanıklar hakkında TCK’nun 143. maddesinin uygulanmaması karşı temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Suç tarihinde henüz 18 yaşını ikmal etmeyen sanıklar hakkında sonuç olarak hükmedilen adli para cezalarının ödenmemesi halinde hapse çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi ,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından ‘‘ sanıklar hakkında sonuç olarak hükmedilen adli para cezalarının ödenmemesi halinde hapse çevrileceğine ’’ ilişkin bölüm çıkarılarak, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Sanık Günay Atmaca hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükme yönelik temyiz başvurusunun incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığa ek savunma hakkı tanınmadan TCK’nun 116/4 maddesi gereğince hüküm kurulması,
2-Suç tarihinde henüz 18 yaşını ikmal etmeyen sanık hakkında sonuç olarak hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde hapse çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi,
3-Sanık hakkında TCK’nun 119/1-c maddesinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, ceza süresi yönünden kazanılmış hakkının muhafazasına 04.06.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.