Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/8599 E. 2014/9630 K. 18.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/8599
KARAR NO : 2014/9630
KARAR TARİHİ : 18.03.2014

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Tayin olunan cezanın türü ve miktarına göre, hükmün 5237 sayılı TCK’nun 50/5 ve CMUK’nun 305. maddeleri uyarınca temyizi mümkün olmadığından, sanık … müdafinin temyiz talebinin CMUK’nun 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II-Sanık hakkında hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
İş yeri dokunulmazlığını ihlal suçunun birden fazla kişi tarafından birlikte işlendiğinin anlaşılması karşısında ; sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nun 119/1-c maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanık hakkında hükümlerde TCK’nın 58/6-7 maddelerine göre cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesiyle yetinilmesi gerekirken infazı kısıtlar şekilde “C.İ.K kanunun 108/4 fıkrası gereğince infazın başlamasından sonra takdiren bu sürenin 1 yıl olarak belirlenmesine ve bu sürede koşullu salıvermeye ilişkin hükümlerin uygulanmasına rehber uzman gönderilmesine yer olmadığına,” denilmek suretiyle hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından “C.İ.K kanunun 108/4 fıkrası gereğince infazın başlamasından sonra takdiren bu sürenin 1 yıl olarak belirlenmesine ve bu sürede koşullu salıvermeye ilişkin hükümlerin uygulanmasına rehber uzman gönderilmesine yer olmadığına,” cümleleri çıkartılmak suretiyle yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.