Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/7985 E. 2014/15358 K. 29.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/7985
KARAR NO : 2014/15358
KARAR TARİHİ : 29.04.2014

Tebliğname No : 2 – 2012/99136
MAHKEMESİ : Çanakkale 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 10/01/2012
NUMARASI : 2010/253 (E) ve 2012/3 (K)
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
1- 03.05.2005 tarihinde katılan H.. K.. ve S.. S..’nın evlerine kapı ve pencereleri zorlanmak suretiyle girilerek, para, cep telefonu ve araçlara ait anahtarların alındığı, alınan anahtarlar ile evin önünde bulunan araçların da çalındığı, 16.07.2006 tarihinde H.. K..’nın evine yeniden girilerek para, ayakkabı ve güneş gözlüğünün çalındığı, 03.08.2006 tarihinde H.. K..’ya ait aracın terk edilmiş halde İzmir ilinde bulunduğu, araca ilişkin belgelerin ise, hakkında mahkumiyet hükmü verilerek kesinleşen temyize gelmeyen sanık İ.. G.. adına kiralanmış evde bulunduğu, sanık O.. İ.. ve İ.. G..’ın 08/08/2006 tarihinde Kuşadasında yakalandıkları, sanığın aşamalardaki savunmasında İbrahim’in kiraladığı eve gittiğini ancak belgeleri kimin getirdiğini bilmediğini ve suça konu olaylarla bir ilgisinin bulunmadığını beyan ederek suçlamayı kabul etmemesi karşısında, sanığın atılı suçu işlediğine ilişkin, sanık İbrahim’in evinde kalmış olması ve gerçekleşen hırsızlık olaylarının birbirine benzemesi dışında, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği ve sanığın atılı suçları işlediğine ilişkin delillerin şüpheden öteye geçemediği halde, sanığın beraati yerine yargılamaya devamla mahkumiyetine karar verilmesi;
Kabule göre de;
2-Müşteki H.. K.. ve H.. Ç..’e karşı gerçekleşen 16.07.2006 tarihli hırsızlık eylemi hakkında sanık hakkında dava açıldığı halde hüküm kurulmaması,
3-Sanığın 03.05.2006 tarihli ilk olay günü müştekiler S.. S.. ve H.. K..’nın ikametlerine kapı ve pencereleri zorlamak suretiyle girerek, içeride bulunan cep telefonları, para, bilgisayar kredi kartları, çanta ile müştekilere ait araçların anahtarını çaldıktan sonra haksız ele geçirdiği anahtarlar ile park halinde bulunan araçları da çalması biçiminde gerçekleşen eylem bütün halinde değerlendirildiğinde, aynı Yasanın 142/2-d maddesine uyan tek suçu oluşturduğu halde, suçun zincirleme işlendiği kabul edilerek yazılı şekilde uygulama yapılması,
4-Sanık hakkında müşteki H.. K..’ya karşı hırsızlık suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı TCK’nın 142/2-d ve 143/1 maddeleri uyarınca ceza 5 yıl 4 ay olarak belirlendikten sonra aynı Yasanın 43/1. maddesi ile 1/2 oranında artırım yapılarak neticeten 7 yıl 12 aya hükmedilmesi gerekirken, 8 yıl hapis cezası verilmesi suretiyle fazla ceza tayin;
5-Sanığın müşteki H.. K..’ya yönelik 03.05.2006 tarihli ilk eylemleri ve 16.07.2006 tarihli ikinci eylemleri arasında geçen süre nazara alındığında, iki ayrı suçu oluşturduğu gözetilmeyerek, hakkında yasaya aykırı olarak eylemin tek suç oluşturduğunun kabulü ile konut dokunulmazlığını ihlal suçundan 5237 sayılı TCK.nun 43/1. maddesi ile uygulama yapılması,
6-Sanığın 03.05.2006 tarihli eylemlerinde her iki müştekinin evine de zorla girerek suça konu eşyalarla beraber araçlara ait anahtarları alıp, bu anahtarlar ile araçları da çaldığının anlaşılması karşısında; müşteki H.. K..’ya karşı gerçekleştirdiği eylemi nedeniyle TCK’nın 142/2-d maddesinden hüküm kurulduğu ve altı sınırdan uzaklaşıldığı halde, müşteki S.. S..’ya yönelik eylemi nedeniyle anılan maddenin alt sınırından cezaya hükmedilmesi suretiyle hükümde çelişkiye yol açılması,
7-Sanığın aşamalarda suçlamayı kabul etmediği, olayın meydana geldiği yerde, 03.05.2006 ve 16.07.2006 tarihlerinde güneşin yaz saati uygulaması da dikkate alınarak 06.08’de ve 05.55’de doğduğu, 03.05.2006 tarihli eylemde müştekilerin saat 06.00 sıralarında, 16.07.2006 tarihinde ise 08:00 sıralarında evlerine girilerek hırsızlık olduğunu fark etmiş olduğunu beyan etmeleri karşısında, suçun işlendiği saatin tam olarak tespit edilememesi nedeniyle suçun sanık lehine olarak gündüz sayılan zaman diliminde işlendiğinin anlaşılması karşısında sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 143 ve 116/4 maddeleri ile uygulama yapılarak cezasından artırım yapılması suretiyle fazla ceza tayini,
8- Sanığın, konut dokunulmazlığını bozma suçunu fikir ve eylem birliği içerisinde olan suç ortağı ile birlikte işlediğinin anlaşılması karşısında, hakkında 5237 sayılı TCK’nın 119/1-c maddesinin uygulanmaması,
9-12.06.2011 tarihli bilirkişi raporuna göre; müşteki H.. K..’ya karşı gerçekleşen eyleminde; salon balkon kapısının pimapen kapısında herhangi bir anormallik bulunmadığı, yine müşteki S.. S..’ya karşı gerçekleşen eyleminde pimapen pencere üzerinde çok hafif zorlama izi olmasına rağmen pencerenin mormal çalıştığı ve içerden kilitlenebildiği, her iki eylem nedeniyle mala zarar vermenin meydana gelmediğinin belirtilmiş olması karşısında olduğu eylemlerinde, yazılı şekilde TCK’nın 151/1 . maddesinden cezalandırılmasına karar verilmesi
10- Mala zarar verme suçunun, suç tarihine göre, 5271 sayılı CMK’nın 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşma kapsamında kalması dikkate alınarak, sanığın müşteki H.. K..’ya karşı 03.05.2006 tarihli eylemi nedeniyle,taraflara uzlaşma teklif edilerek sanığın hukuki durumunun tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık O.. İ..’ın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 29.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.