Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/7187 E. 2014/10783 K. 24.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/7187
KARAR NO : 2014/10783
KARAR TARİHİ : 24.03.2014

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dairemizce de benimsenen ve Yargıtay CGK’nın 26.03.2013 günlü, 2012/6-1232 esas ve 2013/106 karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, çalınan malın 3. kişiye satılması halinde; TCK’nın 168. maddesinin uygulanabilmesi için hırsızlık suçunun failinin, sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın, hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlamasının yetmeyeceği, failin bizzat pişmanlık göstererek, satın alan iyiniyetli ise; sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlaması yanında aynen geri verme veya tazmin suretiyle satın alanın zararını da gidermesi, kötü niyetliyse; satın alandan elde ettiği para veya sağladığı menfaati, kazanç müsaderesine konu edilmek üzere soruşturma makamlarına teslim etmesi gerektiği, somut olayda, suça konu eşyayı satın alan … hakkında suç eşyası satın almak suçundan beraat kararı verildiğine göre, iyiniyetli olarak kabul edilmesi gerektiği, bu nedenle satın alanın, sanığa ödediği paranın iade edilmesi halinde sanık hakkında etkin pişmanlık hükümleri uygulanabileceği dikkate alınmadan TCK’nın 168/1-4. maddesi ile uygulama yapılması aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini, kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Nurdağı Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2003/12 esas, 200/59 karar sayılı ilamının yerine getirme tarihi olan 06.01.2008 tarihi itibari ile TCK’nın 58/2-b maddesinde yazılı 3 yıllık süre geçtiğinden tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’ın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından ‘‘TCK’nın 58/6. maddelerinin uygulanmasına’’ ilişkin bölümün çıkarılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.03.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.