Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/6629 E. 2014/3620 K. 10.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/6629
KARAR NO : 2014/3620
KARAR TARİHİ : 10.02.2014

Tebliğname No : 6 – 2011/174038
MAHKEMESİ : Karaman 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 11/06/2008
NUMARASI : 2007/485 (E) ve 2008/320 (K)
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I- Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık hakkında TCK’nın 58. maddesinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Katılanın ve tanık Sefer’in beyanlarından olayın saat 08:00’den önce ve belirlenemeyen bir saatte gerçekleştiğinin anlaşıldığı, olay zamanı Karaman İlinde güneşin saat 06:19’da doğmuş olması ve anlatılan şekilde olay saatine ilişkin tam bir belirlemenin yapılamadığının anlaşılması karşısında; eylemin gece gerçekleştiği sabit olmadığı halde TCK’nın 143. maddesi gereğince uygulama yapılarak sanık hakkında fazla ceza tayin edilmesi,
2-5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine göre iştirak halinde suç işleyen sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden de paylarına düşen miktarda eşit olarak sorumlu tutulmaları gerektiği düşünüldüğünde, hüküm kısmında “sanıklardan müteselsilen tahsili” denilmek suretiyle yargılama giderlerinin sanıklardan hangi oranda tahsil edileceğinin açıkça belirtilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık İ.. Ö..’ün temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı kanunun 8/1 maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 325. maddesi uyarınca hükmü temyiz etmeyen diğer sanık M.. K..’ın bozmadan YARARLANDIRILMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasından; 5237 sayılı TCK’nın 143. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın çıkarılarak, aynı Yasanın 142/1-b, 62. maddeleri uyarınca, sanık İ.. Ö..’e verilen hapis cezasının 1 yıl 8 ay hapis cezası olarak belirlenmesi; hüküm fıkrasındaki yargılama giderleri ile ilgili bölümden “sanıklardan müteselsilen tahsili” ibaresinin çıkarılarak yerine “sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinin sanıklardan ayrı ayrı tahsili” ibaresinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık hakkında TCK’nın 58. maddesinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Katılanın ve tanık Sefer’in beyanlarından olayın saat 08:00’den önce ve belirlenemeyen bir saatte gerçekleştiğinin anlaşıldığı, olay zamanı Karaman İlinde güneşin saat 06:19’da doğmuş olması ve anlatılan şekilde olay saatine ilişkin tam bir belirlemenin yapılamadığının anlaşılması karşısında; eylemin gece gerçekleştiği sabit olmadığı halde TCK’nın 116/4. maddesi gereğince uygulama yapılarak sanık hakkında fazla ceza tayin edilmesi,
2-5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine göre iştirak halinde suç işleyen sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden de paylarına düşen miktarda eşit olarak sorumlu tutulmaları gerektiği düşünüldüğünde, hüküm kısmında “sanıklardan müteselsilen tahsili” denilmek suretiyle yargılama giderlerinin sanıklardan hangi oranda tahsil edileceğinin açıkça belirtilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık İ.. Ö..’ün temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı kanunun 8/1 maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 325. maddesi uyarınca hükmü temyiz etmeyen diğer sanık M.. K..’ın bozmadan YARARLANDIRILMASINA, 10.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.