Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/5602 E. 2014/12250 K. 02.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/5602
KARAR NO : 2014/12250
KARAR TARİHİ : 02.04.2014

Tebliğname No : 2 – 2012/98391
MAHKEMESİ : Kayseri 4. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24/02/2012
NUMARASI : 2011/657 (E) ve 2012/129 (K)
SUÇ : Hırsızlık

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I- Sanık C.. Ş.. hakkında kurulan hükmün incelenmesinde,
Sanığın müştekinin aracının kilitli olan depo kapağını kırarak mazot çalması şeklindeki eyleminin 5237 sayılı TCK’ının 142/1-b maddesine uyduğu halde TCK’nın 142/1-e maddesi ile uygulama yapılması sonuç ceza değişmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Kasten işlemiş olduğu suçtan hapis cezasıyla mahkumiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin “c” bendinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yalnızca kendi alt soyu üzerindeki vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddelerin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ,
Bozmayı gerektirmiş, sanık C.. Ş.. müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından ‘‘TCK’nın 53/1. maddesinin uygulanmasına’’ ilişkin bölüm çıkarılarak, yerine ‘‘53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına’’ tümcesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık G.. E.. hakkında kurulan hükmün incelenmesinde,
Dairemizce de benimsenen ve Yargıtay CGK’nın 05.03.2013 günlü, 2012/1-1560 esas ve 2013/81 karar sayılı ve aynı günlü 2013/8-131 esas ve 2013/75 karar sayılı içtihatlarında da belirtildiği üzere, temyiz incelemesinden önce sanığın ölmesi hâlinde, müsadereye tâbi eşya olsa bile 5237 sayılı TCK’nın 64. maddesi uyarınca, hükmün bozulmasıyla yetinilmesi, müteakip işlemlerin ise; mahkemesince yapılması gerekir.
UYAP’tan alınan nüfus kaydına göre, sanığın hüküm tarihinden sonra 31.03.2013 tarihinde öldüğünün belirtilmiş olması karşısında 5271 sayılı CMK’nın 223/8 ve 5237 sayılı TCK’nın 64/1. maddeleri uyarınca sanığın öldüğünün anlaşılması hâlinde kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde zorunlululuk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık G.. E.. müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 02.04.2014 gününde oy birliğiyle karar verildi.