Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/4132 E. 2014/432 K. 14.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/4132
KARAR NO : 2014/432
KARAR TARİHİ : 14.01.2014

Tebliğname No : 6 – 2011/142429
MAHKEMESİ : Bursa 1. Çocuk Mahkemesi
TARİHİ : 25/01/2011
NUMARASI : 2010/312 (E) ve 2011/32 (K)
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde,
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Müştekinin, olay günü, evden saat 08.00 sıralarında ayrıldığını, aynı gün 21.00 sıralarında döndüğünde hırsızlık olduğunu fark ettiğini beyan etmesi karşısında, eylemin hangi zaman diliminde gerçekleştiğinin belli olmaması nedeniyle şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği gündüz işlendiğinin kabulü gerektiğinin anlaşılması karşısında 5237 sayılı TCK’nın 143/1. maddesiyle cezadan artırım yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık V.. C.. müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından ‘‘TCK’nın 143. maddesinin” uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılıp yaş küçüklüğü nedeniyle yapılan indirim neticesinde sonuç cezanın 1 yıl 4 ay hapis cezasına indirilmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hüküm ile ilgili temyiz talebinin incelenmesine gelince;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
1-Müştekinin, olay günü, evden saat 08.00 sıralarında ayrıldığını, aynı gün 21.00 sıralarında döndüğünde hırsızlık olduğunu fark ettiğini beyan ettiği,eylemin hangi zaman diliminde gerçekleştiğinin belli olmaması nedeniyle şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği gündüz işlendiğinin kabulü gerektiğinin anlaşılması karşısında, koşulları oluşmadığı halde sanık hakkında TCK’nın 116/4 maddesi uygulanmak suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Sanığın 04.04.2010 tarihinde, Cumhuriyet Savcısı huzurunda verdiği ifadesinde, suça konu yere arkadaşı Samet ile beraber girdiklerini beyan etmesi karşısında, hakkında TCK’nın 119/1-c. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş,sanık V.. C.. müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca sanığın ceza süresi yönünden kazanılmış hakkının korunmasına, 14.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.