YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/36585
KARAR NO : 2014/28872
KARAR TARİHİ : 21.10.2014
Tebliğname No : 8 – 2012/90988
MAHKEMESİ : Antalya 4. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 23/01/2012
NUMARASI : 2008/1107 (E) ve 2012/32 (K)
SUÇ : Hırsızlık
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık hakkında TCK nın 244/4 maddesinin uygulanması suretiyle hüküm kurulurken hapis cezası alt sınırdan verildiği halde suça konu değer gözetilerek adli para cezasının tayininde alt sınırdan uzaklaşılmış olmasında bir isabetsizlik bulunmadığından bu yönde bozma talep eden tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Dosya içinde sureti bulunan, İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesine sunulan 31.7.2008 tarihli bilirkişi tespit raporu ile yargılama aşamasında mahkemeye sunulan ve mahkemece hükme esas alınan 17.05.2009 tarihli bilirkişi raporuna göre, sanığın kendisine ait digitürk kartının şifresini çözüp çözdüğü bu şifreyi CardSharing yöntemi ile çoğunluğu yurt dışında bulunan şahıslara internet üzerinden göndererek bu şahısların, hiçbir yayın kartı ve anten olmadan internete veya TV ye bağlı halde iken abone olmuş ve bunun karşılığında Digiturk’ten kendisine verilen kullanıcı bilgilerini, CardSharing yöntemi ve D. B. uydu alıcısı aracılığıyla başka kişilerle para karşılığında paylaştığı mevcut olan deliller ışığında tespit edilmiştir. hususlarının ifade edilmesi karşısında, her ne kadar katılan tarafça verilen şifreler üzerinde oynama yapılmadığı belirtilmiş ise de, sanığın katılan firmanın şifreleme sistemine herhangi bir müdahalede bulunup bulunmadığı, yayınların şifresiz olarak izlenebilmesini sağlamak için sisteme veri yerleştirip yerleştirmediği, sistemdeki verileri bozup bozmadığı, keza sistemdeki verileri değiştirmek veya bir yerden başka bir yere göndermek şeklinde bir eylem gerçekleştirip gerçekleştirmediği hususlarının tam olarak belirlenmesi bakımından hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunun yeterli ve açıklayıcı nitelikte bulunmadığı, sanığın, sistemle bağlantıyı tam olarak nasıl sağladığı, ne gibi aşamalardan geçirilerek şifreli yayının izleyiciye şifresiz olarak izlettirildiği konusunda tatmin edici ve hükme esas alınabilecek nitelikte tespitlerin yapılmadığı görülmekle, bir teknik üniversiteden seçilecek konusunda uzman 3 kişilik bilirkişi kuruluna dosyanın ve emanet muhteviyatı eşyaların kül halinde tevdii ile, sanığın yüklenen eylemi tam olarak nasıl gerçekleştirdiği, katılan firmanın şifreleme sistemine herhangi bir müdahalede bulunup bulunmadığı, yayınların şifresiz olarak izlenebilmesini sağlamak için sisteme veri yerleştirip yerleştirmediği, sistemdeki verileri bozup bozmadığı, sistemdeki verileri değiştirmek veya bir yerden başka bir yere göndermek şeklinde bir eylem gerçekleştirip gerçekleştirmediği, yoksa sadece kendisine verilen kullanıcı bilgilerini, CardSharing yöntemi ve D.B. uydu alıcısı aracılığıyla başka kişilerle paylaşması suretiyle mi bu yayınların yetkisiz kişilerce şifresiz olarak izlenebilmesini sağladığı hususlarında bilirkişi raporu alınarak, raporda yapılacak tespitlere göre TCK’nun 243 veya 244. maddelerinde gösterilen suçların unsurlarının oluşup oluşmadığı da tartışılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayini gerekirken eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de;
2-Sanığın 8.8.2008 tarihinde yakalandığı ve temadi eden müsnet suçun temadinin kesildiği anda tamamlandığı, bu halde suç tarihinin 8.8.2008 tarihi olduğu gözetilmeden, gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 16.9.2006 olarak gösterilmek suretiyle 5271 sayılı CMK nın 232/2-c maddesine aykırılık meydana getirilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık H.. Y.. müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 21.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.