Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/36389 E. 2014/1 K. 13.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/36389
KARAR NO : 2014/1
KARAR TARİHİ : 13.01.2014

Esas No : 2013/36389
Karar No : 2014/1
Tebliğname No : KYB – 2013/165230

Geceleyin bina dahilinde hırsızlık suçundan sanık M.. T..’un, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 492/1, 55/3 ve 81/2. maddeleri uyarınca 1 yıl 4 ay 1 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair, Manavgat Asliye Ceza Mahkemesinin 22/06/2004 tarihli ve 2003/327 esas, 2004/978 sayılı kararını müteakip, 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun lehe olan hükümlerinin uygulanması talebi üzerine aynı Mahkemenin yeniden düzenleme yapılmasına yer olmadığına, 765 sayılı Kanun’un 81/2. maddesi gereğince arttırım yapılan fıkranın hükümden çıkarılarak hükümlünün cezasının 1 yıl 4 ay hapis cezasına indirilmesine ilişkin 22/11/2005 tarihli ve 2003/327 esas, 2004/978 sayılı ek kararına karşı Adalet Bakanlığı’nın 06.05.2013 tarih ve 2013/7315/28987 sayılı Kanun Yararına Bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyasının Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22.05.2013 tarih ve 2013/165230 sayılı ihbarnamesiyle dairemize gönderilmekle incelendi.
MEZKUR İHBARNAMEDE;
Dosya kapsamına göre,
1-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2, 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddesindeki “Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.” şeklindeki düzenleme ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27/12/2005 tarihli ve 2005/3-162-173 sayılı kararına nazaran, lehe yasanın saptanıp uygulanması, herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmasını, kanıt toplanmasını, takdir hakkının kullanılmasını gerektiriyorsa yada cezanın kişiselleştirilmesine ilişkin bir hükmün uygulanması olanağı sonraki yasa ile doğmuşsa, hükümde değişiklik yargılamasının duruşmalı yapılmasının zorunlu olduğu gözetilmeden evrak üzerinde karar verilmesinde,
2-Manavgat Asliye Ceza Mahkemesinin 22/06/2004 tarihli kararında tekerrüre esas alınan Diyarbakır 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 10/11/1998 tarihli ve 1998/443 esas, 1998/748 sayılı ilâmının, uyarlama yargılamasında “5237 sayılı Türk Ceza Kanunu uygulamasında tekerrür nedeniyle artırım bulunmadığı” gerekçesiyle 765 sayılı Kanun’un 81/2-3. maddelerinin uygulanmasına ilişkin kısım hükümden çıkarılıp, kesinleşen hükmün değiştirilmesi suretiyle yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olduğu anlışılmış olmakla,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbar yazısı, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görüldüğünden kabulü ile hırsızlık suçundan hükümlü M.. T.. hakkında Manavgat Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 22.06.2004 tarihli ve 2003/327 E – 2004/978 K sayılı kararın CMK’nın 309/4-a madde ve fıkrası uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahkemesince yerine getirilmesine, 13.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.