Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/3559 E. 2014/4657 K. 17.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/3559
KARAR NO : 2014/4657
KARAR TARİHİ : 17.02.2014

Tebliğname No : 2 – 2012/82470
MAHKEMESİ : Sakarya Çocuk Mahkemesi
TARİHİ : 20/12/2011
NUMARASI : 2011/238 (E) ve 2011/638 (K)
SUÇ : Hırsızlık

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun sanık F.. Y.. tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-03.03.2011 tarihli olay yakalama tutanağı içeriği ile tanık S.. T..’in beyanlarına göre, olaydan sonra yakalanan sanık A.. E..’in inşaattan kaçan şahıslardan biri olduğunun tanık Selman tarafından teşhis edildiği, yine diğer sanık F.. Y..’nın 25.10.2011 tarihli oturumda alınan beyanında suçu Alperen ile birlikte işlediğini ifade ettiği de gözetilerek, sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin anlaşılması karşısında; suç tarihinde 12-15 yaş grubunda olduğu anlaşılan sanık A.. E.. hakkında yüklenen suç ile ilgili TCK’nın 31/2. maddesi uyarınca işlediği eylemin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin bulunup bulunmadığına dair rapor aldırılıp sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
2-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 18.09.2012 tarih, 2012/2-168-1776 ve 03.06.2008 gün ve 149-163 sayılı kararlarında ayıntıları açıklandığı üzere, lehe olduğunda kuşku bulunmayan ve diğer kişiselleştirme nedenlerinden önce isteme bağlı olmaksızın değerlendirilmesi zorunluluğu bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşullarının bulunup bulunmadığı değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun saptanmasında zorunluluk bulunduğu gözetilmeden “çocuğa verilen kısa süreli hapis cezasının zorunlu da olsa seçenek yaptırımlara çevrilmiş olması” gerekçe gösterilerek hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
3-Mağdura ait inşaatın elektrik panosundan işçi yemekhanesi ve asansöre çekilen uzatma kablosunun çalındığının anlaşılması karşısında; sanık Fatih Yaçınkaya’nın eyleminin TCK’nın 142/1. maddesinin (e) bendine uyduğu gözetilmeyerek aynı Kanun’un 141/1 ile hüküm kurulması suretiyle sanık hakkında eksik cezaya hükmedilmesi,
4-Kabule göre de; TCK’nın 50/1-d maddesinde yer alan “belirli yerlere gitmekten veya belirli etkinlikleri yapmaktan yasaklanma” tedbiri, Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri İle Koruma Kurulları Yönetmeliği’nin 38/son maddesinde “Sanık veya hükümlünün suç işlemesinde, suça yönelmesinde ya da zararlı alışkanlıklar edinmesinde veya bağımlılık yapan maddeler kullanmasında; çevresel, psikolojik, sosyal veya ekonomik etkisi bulunan ya da sanık veya hükümlünün yeniden suç işlemesine yol açan etkenleri tetikleyecek yerler veya etkinlikler” olarak tanımlanmış olup, belirli yere gitme yasağının, failin suç işlemesi veya zararlı alışkanlıklar edinmesinde olumsuz etkileri bulunan konulara ilişkin olması ve her durumda çevrilen yaptırımın işlenen suçla mantıki bağlantısının bulunması gerekliliğine karşın; mağdura ait inşaattan hırsızlık yapan sanık Fatih Yaçınkaya’nın 6 ay süre ile internet kafelere ve oyun salonlarına gitmekten yasaklanmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısı’nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 17.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.