Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/30481 E. 2014/18118 K. 20.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/30481
KARAR NO : 2014/18118
KARAR TARİHİ : 20.05.2014

Tebliğname No : 6 – 2012/245708
MAHKEMESİ : Alaçam Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 02/02/2012
NUMARASI : 2010/277 (E) ve 2012/56 (K)
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozmak

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Suça sürüklenen çocuk müdafiinin “Bafra Ağır Ceza Mahkemesi’ne” hitaben verdiği 09.02.2012 tarihli dilekçesinde, mahkemece verilen hükme itiraz ettiği belirtilmiş ise de, süresi içerisinde verilen dilekçe içeriğinde “hırsızlık” suçundan da bahsedildiği, bu suç yönünden verilen kararın da temyizi kabil olduğu, CMK’nın 264/1. maddesi uyarınca yasa yoluna başvuruda ve mercide yanılmanın temyiz hakkını ortadan kaldırmayacağı kabul edilerek yapılan incelemede;
Konut dokunulmazlığının ihlali suçuna ilişkin verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı yönünden, suça sürüklenen çocuk müdafiiinin 09.02.2012 tarihli dilekçesi üzerine, Bafra Ağır Ceza Mahkemesi’nin 05.07.2012 tarih ve 2012/470 değişik iş numaralı kararı ile itirazın reddine karar verildiği anlaşılmakla, tebliğnamedeki bu suç yönünden dosyanın incelenmeksizin mahalline iadesi gerektiği yönündeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Suç tarihi 23.07.2008 olduğu halde, 5271 sayılı CMK nın 232/2-c maddesine aykırı olarak 24.07.2008 olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiş, suça sürüklenen çocuğun gözaltında ve tutuklulukta geçirdiği sürelerin 5271 sayılı CMK’nın 232/2-d maddesine muhalefet edilerek gerekçeli karar başlığında gösterilmemesi yerinde giderilebilir eksiklik olarak değerlendirilmiş ve adli sicil kaydında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin ilamlar yönünden mahkemesine ihbarda bulunulması mümkün görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Güncel adli sicil kaydına göre suç tarihi itibariyle hapis cezası mahkumiyeti bulunmayan suça sürüklenen çocuk hakkında belirlenen cezanın 5237 sayılı TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca TCK’nın 50/1. maddesindeki seçenek yaptırımlardan birisine çevrilmesinde zorunluluk bulunduğunun gözetilmemesi,
2-Konut dokunulmazlığının ihlali suçunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği halde, teşebbüs aşamasında kalan hırsızlık suçundan kurulan hükümde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilmeyeceği tartışılmayarak, kararda çelişki yaratılması,
3-TCK’nun 53/4. maddesine göre, suç tarihi itibarıyle 18 yaşından küçük olan suça sürüklenen çocuk hakkında aynı Yasanın 53/1. maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk Ç.. E.. müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 20.05.2014 gününde oy birliğiyle karar verildi.