YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/28855
KARAR NO : 2014/28183
KARAR TARİHİ : 15.10.2014
Tebliğname No : 2 – 2013/125457
MAHKEMESİ : Antalya 16. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 25/12/2012
NUMARASI : 2012/661 (E) ve 2012/1107 (K)
SUÇ : Karşılıksız yararlanma, mühür bozma
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
1- Sanık hakkında karşılıksız yararlanma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 13.03.2012 gün, 415-92 sayılı kararında da açıklandığı gibi, 5271 sayılı CMK’nın 327. maddesinin birinci fıkrası; “Hakkında beraat veya ceza verilmesine yer olmadığına karar verilen kişi, sadece kendi kusurundan ileri gelen giderleri ödemeye mahkum edilir” şeklinde düzenlemeye yer vermiş olup, maddenin gerekçesinde ise ”sanığın kendi kusuruyla sebep olduğu giderler” kavramı ile “hakkında kamu davası açılmış olan kişi savsama ve kusuruyla bilirkişi veya tanıkların dinleneceği veya yüzleştirme yapılacak duruşmaya katılmaması ve bu işlemlerin yenilenmesinin gerekmesi, kendisini suçlama gibi nedenlerden kaynaklanan” giderlerin anlaşılması gerektiği açıklanmıştır.
Somut olayda ise, dosya kapsamına göre sanığın kusurundan kaynaklanan bir gider bulunmadığından, elektrik enerjisi hırsızlığı suçundan açılmış kamu davasında yargılama giderlerinin hazine hazine üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, 6352 sayılı Yasanın Geçici 2/2 ve CMK’nın 234/4-a maddeleri gereğince ceza verilmesine yer olmadığına karar verilen sanığın katılan lehine vekalet ücreti ile yargılama giderlerini ödemesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı kanunun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından yargılama gideri ve vekalet ücretinin sanığa yükletilmesine ilişkin bölümün çıkartılarak, ”Yargılama giderlerinin hazine üzerinde bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi sureti ile hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanık hakkında mühür bozma suçundna kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
5237 sayılı TCK’nın 203. maddesindeki mühür bozma suçunun karşılıksız yararlanma suçunun unsuru yada ağırlaştırıcı nedeni olmayan bağımsız bir suç olarak düzenlendiği gibi mühür bozma suçunun oluşumu için de elektrik enerjisi hırsızlığı suçunun unsur olmadığı gözetilerek değerlendirme yapılıp, katılan kurumun 14.06.2012 tarihli cevap yazısı ile suça konu sayacın ilk mühürleme tutanağına ulaşılamadığının bildirilmesi karşısında, mühür bozma suçundan beraat kararı verilmesi gerekirken, eylemin kül halinde karşılıksız yararlanma suçunu oluşturduğu şeklindeki gerekçeyle sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları ile tebliğnamedeki düşünce bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 15.10.2014 gününde oy birliğiyle karar verildi.