Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/19537 E. 2014/18062 K. 20.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/19537
KARAR NO : 2014/18062
KARAR TARİHİ : 20.05.2014

Tebliğname No : 2 – 2012/144508
MAHKEMESİ : Erdek Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 15/03/2012
NUMARASI : 2011/156 (E) ve 2012/38 (K)
SUÇ : Hırsızlık

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; atılı suçun suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suça sürüklenen çocukların, müştekinin sabit bir noktaya kilitlemeden park ettiği motosikleti düz kontak yapmak suretiyle çalmaları şeklinde gerçekleşen eylemlerinin 5237 sayılı TCK’nın 142/1-e maddesinde yazılı bulunan suça uyduğu gözetilmeden suça sürüklenen çocuklar hakkında aynı Yasanın 141/1 maddesi ile hüküm kurulması,
2-Suça sürüklenen çocuk İ.. K..’ın, başka bir müştekiye yönelik eylemi nedeniyle yakalandığında, samimi itirafta bulunarak aynı gece müştekiye ait motosikleti de çaldıkları ve tarif ettiği boş bir araziye sakladıkları yönünde beyanda bulunarak, yer göstermede bulunduğu yerden, suça konu motosikletin ele geçirilip hasarlı şekilde soruşturma aşamasında müştekiye iade edildiği, her iki suça sürüklenen çocuğun atılı suçlamayı kabul ettiklerinin anlaşılması karşısında müştekinin yapılan kısmi iade nedeniyle ceza indirimine rızasının bulunup bulunmadığı sorularak, sonucuna göre, 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesi kapsamında suça sürüklenen çocuklar hakkında değerlendirme yapılması zorunluluğunun gözetilmemesi,
3-5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 106. maddesinin 4. fıkrasına göre suça sürüklenen çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının, ödenmemesi halinde hapse çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi,
4-5237 sayılı TCK’nın 2/1. maddesinin 2. cümlesinin “Kanunda yazılı cezalardan ve güvenlik tedbirlerinden başka bir ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunamaz.” hükmünü taşıdığı, aynı Kanun’un 31. maddesi uyarınca, fiili işlediği sırada 12 yaşından küçük olan ya da 12 – 15 yaş grubunda olup da işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya davranışlarını yönlendirme yeteneği yeterince gelişmeyen kişilerin (çocukların) cezai sorumluluğunun olmadığı, ancak bu kişiler hakkında çocuklara özgü güvenlik tedbirlerinin uygulanacağı, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 11. maddesinin “Bu Kanunda düzenlenen koruyucu ve destekleyici tedbirler, suça sürüklenen ve ceza sorumluluğu olmayan çocuklar bakımından, çocuklara özgü güvenlik tedbiri olarak anlaşılır.” hükmünü içerip, aynı Kanun’un 5. maddesinin başlığının ise; “koruyucu ve destekleyici tedbirler” olduğu göz önüne alındığında yukarıda özetlenen âmir hükümler çerçevesinde cezaî sorumluluğu bulunan suça sürüklenen çocuklar hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 5/1.b maddesi uyarınca eğitim tedbirine hükmolunamayacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk Ç. K. müdafii ile suça sürüklenen çocuk İ.. K.. müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, ceza süresi yönünden suça sürüklenen çocukların kazanılmış haklarının gözetilmesine, 20.5. 2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.