Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/18271 E. 2014/31384 K. 11.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/18271
KARAR NO : 2014/31384
KARAR TARİHİ : 11.11.2014

Tebliğname No : 6 – 2011/281869
MAHKEMESİ : Oğuzeli(Kapatılan) Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 09/02/2011
NUMARASI : 2010/319 (E) ve 2011/34 (K)
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, suç eşyasının satın alınması veya kabuledilmesi

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve sanıklar
A.. S.. ,H.. A.., E.. A.. ,M.. T.., H.. İ.. ve M.. E.. hakkındaki nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-5237 sayılı TCK’nın 31/2. maddesi uyarınca suç tarihi itibariyle 15 yaşını bitirmemiş olan sanıkların işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin varlığının tespitinde, anılan kanun hükmü gereğince ve 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanun’unun 35. maddesine istinaden, mahkeme tarafından, sosyal çalışma uzmanına küçüğün içinde bulunduğu aile, sosyal ve ekonomik koşullar ile psikolojik ve eğitim durumu hakkında rapor hazırlatılması ve bu rapor değerlendirilerek sanıkların ceza sorumluluğunun belirlenmesi gerekirken, gerekçe gösterilmeyerek sosyal inceleme raporu aldırılmadan yazılı şekilde hükümlülük kararı verilmesi,
2-Sanıklar A.. S.. ve H.. A.., hakkındaki konut dokunulmazlığını ihlal suçundan hüküm kurulurken TCK’nın 142/son maddesi geriği şikayetten vazgeçme nedeni ile düşme kararı verilemeyeceğinin gözetilmemesi ,
3-Sanık M.. K..’ın diğer sanıklarla birlikte müştekinin evinden hırsızlık yaptığının anlaşılması karşısında hakkında hırsızlık suçundan hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılması,
4-Müştekinin sanıklardan A.. S.. ve H.. A..’ın soruşturma aşamasında zararını giderdiğini bildirmesi karşısında , giderilen zararın sanıklar E.. A.. ,M.. T.., H.. İ.. ve M.. E.. ‘ın da katıldığı eylemleri kapsayıp kapsamadığı müştekiden sorularak sonucuna göre anılan sanıklar hakkında da TCK’nın 168/1 maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
5-Kasıtlı bir suçtan hükümlülüğü bulunmayan sanıklar E.. A.. ,M.. T.., H.. İ.. , sanık M.. E.. ve M.. K..’ın kişilik özellikleri, duruşmadaki tutum ve davranışları değerlendirilmeden, yukarıdaki 2. numaralı bentte belirtilen müşteki zararının giderilip giderilmediği tespit edilmeden “katılanın zararını gidermediklerinden bahisle yetersiz gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
6-Sanık M.. K.. hakkında hüküm kurulurken yaşı nedeniyle tayin olunan cezada indirim yapılırken uygulanan kanunun maddesinin “31/2” yerine “31/3” olarak yanlış gösterilmiş olması ,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar A.. S.. , H.. A.., E.. A.. ,M.. T.., H.. İ.. , M.. E.. ve sanık M.. K.. müdafinin ve O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 11/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.